7. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı Kapılarını Açtı: Türkiye’nin Teknoloji Vizyonu ATO Congresium’da Buluştu

Yapay Zeka Teknolojileri Temasıyla Gerçekleşiyor

Bu yıl “Yapay Zeka Teknolojileri” temasıyla düzenlenen fuarda, savunma sanayi, bilişim, enerji, eğitim, tarım, iletişim, sağlık, ulaşım ve sanayi gibi pek çok sektöre yönelik akıllı çözümler tanıtılıyor. Katılımcılara sadece ürün sunumu değil; aynı zamanda iş birliği ve proje geliştirme fırsatları da sağlanıyor.

Üst Düzey Katılım

Fuarın açılışına TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Milli Savunma Bakanı Yavuz Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri, Ankara Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Demir, Türkiye Verimlilik Vakfı Başkanı Dr. Cemalettin Kömürcü ve birçok üst düzey bürokrat katıldı.

Rektör Demir: “Yapay zekâ, geleceğin yön belirleyicisidir”

Açılış konuşmasında Ankara Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Demir, yapay zekâ ve ileri teknolojilerin Türkiye’nin üretim vizyonunda merkezi rol üstlendiğini vurguladı.

“Bugün burada yalnızca bir fuar açmıyoruz; aslında bir gelecek vizyonunu hep birlikte inşa ediyoruz…”

Dr. Kömürcü: “Gençlerimize ilham vermek önceliğimiz”

Türkiye Verimlilik Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Cemalettin Kömürcü ise açılış konuşmasında fuarın yalnızca bir sergi organizasyonu değil, aynı zamanda bir vizyon paylaşımı platformu olduğunu vurguladı.

“Verimlilik ve Teknoloji Fuarı’nı yedi yıldır sürdürülebilir bir şekilde gerçekleştirmenin haklı gururunu yaşıyoruz. Bu fuar, sadece ürünlerin sergilendiği bir etkinlik değil; bilgi, fikir ve vizyonların buluşma noktasıdır. Özellikle gençlerimize yeni nesil teknolojileri tanıtmak, onları üretmeye ve girişimci olmaya teşvik etmek en önemli hedefimizdir. Yapay zekâ çağında sadece kullanıcı olmak değil, üreten ve yön veren bir ülke olmak zorundayız. Bunun için genç beyinlerin bu alanda cesaretlendirilmesi gerekiyor. Kamu ve özel sektörün birlikte hareket etmesiyle teknolojide ve verimlilikte dünya standartlarını yakalayabileceğimize inanıyorum. Verimlilik; sadece kaynakları doğru kullanmak değil, aynı zamanda zamanı, bilgiyi ve teknolojiyi akıllıca yönetmektir.”

Haluk Görgün: “Savunma sanayiinde verimlilik, artık stratejik zorunluluk”

Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Ankara’da düzenlenen 7. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı’nın açılış konuşmasında yaptığı açıklamalarla, Türkiye’nin savunma sanayiindeki vizyoner yaklaşımını bir kez daha ortaya koydu. Yapay zekadan kuantum teknolojilerine, soğuk atom çalışmalarından modüler üretim sistemlerine kadar pek çok alanda önemli atılımlar gerçekleştirildiğini belirten Görgün, verimlilik ve teknoloji odaklı bir üretim anlayışının artık stratejik bir zorunluluk haline geldiğini ifade etti.

Bu yıl “Yapay Zeka Teknolojileri” temasıyla kapılarını açan fuarda konuşan Görgün, savunma sanayiinde araştırma-geliştirme yatırımlarının 2002 yılına kıyasla yaklaşık 60 kat artarak 3 milyar dolara yaklaştığını söyledi. Yürütülen AR-GE projelerinin sadece finansal değil, aynı zamanda teknolojik bağımsızlık açısından da büyük önem taşıdığına dikkat çekti.

“Milli üretimde stratejik derinlik”

Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından şu ana dek tamamlanan 100’e yakın AR-GE projesi ve halihazırda yürütülen 90 proje, Türkiye’nin bu alandaki dinamizmini ve sürdürülebilir üretim gücünü yansıtıyor. Görgün, projelerin dışa bağımlılığı azaltma yönünde büyük katkı sağladığını ve bu alandaki başarıların sivil alanlara da taşınacağını belirtti.

Kritik teknolojiler ve işbirliği hedefi

Başkanlık bünyesinde 30’a yakın teknoloji alanında yoğun çalışmaların sürdüğünü belirten Görgün, geleceğin harp ortamında üstünlük sağlayacak alanlara odaklandıklarını ve milli çözümler geliştirdiklerini söyledi. Yapay zeka, karar destek sistemleri, siber güvenlik, simülasyon ve eğitim teknolojileri gibi alanların yanı sıra kuantum teknolojileri ve soğuk atom uygulamaları üzerine de önemli projeler başlatıldı.

“Milli Yetkinlik Hamlesi” ile insan kaynağı güçleniyor

Teknolojik atılımların insan kaynağıyla desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Görgün, bu kapsamda başlatılan “Milli Yetkinlik Hamlesi” ile sektöre yönelik teknik, fonksiyonel ve davranışsal yetkinliklerin geliştirilmesinin amaçlandığını söyledi. Görgün, bu hamlenin aynı zamanda savunma sanayii ekosisteminde bir zihniyet dönüşümünü temsil ettiğini ifade etti.

Bakan Kacır: “Yerli büyük dil modelimizi çok yakında sunacağız”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, 7. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı’nın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin teknoloji ve üretim temelli kalkınma vizyonuna dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde son 22 yılda atılan adımların, verimlilik odaklı bir sanayi altyapısının inşasında kritik rol oynadığını belirten Kacır, Türkiye’nin savunma sanayisinden mobiliteye, uzay teknolojilerinden beyaz eşyaya kadar birçok sektörde Avrupa’nın ve dünyanın üretim üslerinden biri haline geldiğini söyledi.

Kacır, konuşmasında yapay zekâ teknolojilerinin de bu dönüşümün merkezinde yer aldığını vurguladı. Türkiye’nin ilk yerli büyük dil modelinin Türkçe verilerle zenginleştirilerek çok yakında kullanıma sunulacağını açıklayan Kacır, “Yerli ve özgün yapay zekâ modelleri geliştirilmesinin önünü açacak uygulamaları hayata geçireceğiz. Bu model, kamu hizmetlerinden sanayiye, eğitimden dijital içerik üretimine kadar birçok alanda aktif olarak kullanılacak” dedi.

Kurtulmuş: “Yapay zekâya hikmetle yaklaşmalıyız”

Ankara’da kapılarını açan 7. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı, yalnızca yeni teknolojileri değil, bu teknolojilerin toplum üzerindeki etkilerini de tartışmaya açtı. Açılış töreninde konuşan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, yapay zekanın insan hayatına sunduğu kolaylıkların yanı sıra, küresel ölçekte derinleştirebileceği adaletsizliklere dikkat çekti.

“Yapay zekaya hayranlıkla değil, hikmetle yaklaşmalıyız”

Kurtulmuş, teknolojinin baş döndürücü gelişiminin karşısında toplumların sadece yenilikleri takip etmekle yetinemeyeceğini, aynı zamanda bu gelişmeleri ahlaki ve toplumsal boyutlarıyla değerlendirmek zorunda olduğunu vurguladı. “Yapay zekayı gözü kamaşmış bir hayranlıkla değil, adalet ekseninde bir irfanla değerlendirmeliyiz” diyen Kurtulmuş, teknolojiyi yöneten ülkelerin büyük bir sorumluluğu omuzladığını belirtti.

“Teknoloji, insanlığın ortak geleceğini şekillendiriyor”

Yapay zekanın başlı başına yeni bir tarihsel kırılma noktası olduğunu belirten Kurtulmuş, “Bu süreçte asıl mesele, teknolojinin kimin hizmetinde ve hangi amaçla kullanıldığıdır. Üretim gücü elinde olan ülkeler, adaleti inşa edecek şekilde bu gücü paylaşmayı başarabilecek mi?” sorusunu ortaya attı.

Sanayi toplumlarının geçmişte refahı geniş kitlelere yaymayı başardığını, ancak dijital çağla birlikte gelir adaletsizliğinin yeniden derinleştiğini hatırlatan Kurtulmuş, bugünkü tabloya karşı uyarıda bulundu: “Giderek daralan orta sınıflar ve artan yoksulluk, teknolojik gelişmenin eşitsiz dağılımının doğrudan sonucudur. Yapay zekanın da bu adaletsizliği körüklemesi tehlikesiyle karşı karşıyayız.”

“Teknoloji etikle birleşmediğinde insanlığı dışarda bırakır”

Kurtulmuş’un dikkat çektiği bir diğer önemli başlık ise teknolojinin etik boyutu oldu. “Teknoloji sadece veriden, algoritmadan değil, aynı zamanda adaletten, merhametten ve insan onurundan da beslenmelidir” ifadeleriyle konuşmasına devam eden Kurtulmuş, Türkiye’nin teknoloji üretiminde etik ilkeleri gözeten bir yaklaşımı benimsediğini söyledi.

Bu doğrultuda, Türkiye’nin yapay zekâ gibi gelişmiş teknolojiler konusunda sadece teknik bilgiyle değil, aynı zamanda etik sorumlulukla hareket etmesi gerektiğinin altını çizen Kurtulmuş, küresel düzeyde de benzer bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye’nin teknoloji üretiminde, insan odaklı, eşitlikçi ve adaletli bir modelin ön planda tutulduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, bu bağlamda devletin ve özel sektörün ortaklaşa bir anlayışla teknoloji üretiminin etik boyutlarını dikkate alarak hareket etmelerinin önemini ifade etti.

Kaynak: Sanayi Haber Ajansı