Hisarcıklıoğlu, 2024 yılının üçüncü çeyreğine ilişkin değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye ekonomisi, yılın üçüncü çeyreğinde yıllık yüzde 2,1 büyüme kaydederken, bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 0,2’lik bir daralma yaşandı. Sanayi sektöründe ise yıllık yüzde 2,2 oranında küçülme görülüyor. Bu durum, piyasalardaki durgunluğun daha derinleşmemesi için acil önlemler alınması gerektiğine işaret ediyor.
Ülkemizin üretim, yatırım, istihdam ve ihracat kapasitesini korumak için, piyasalardaki durgunluğun kalıcı hale gelmesinin önüne geçmeliyiz. Artan üretim maliyetleri, sanayi üretimimizi ve ihracat hacmimizi olumsuz etkilemektedir. Bu noktada;
- Tüm sektörlerde mevcut istihdam desteklerinin korunması,
- Maliyet artışlarının enflasyona olumsuz yansımasını önleyecek adımların dikkatle atılması,
- Emek yoğun sektörlere ek destekler verilerek, üretimin yurtdışına kaymasının önüne geçilmesi elzemdir.
Finansmana erişim kanallarında yaşanan sıkıntılar, özellikle KOBİ’lerimizi zorluyor. Bu işletmeleri ayakta tutmak, ekonomimizin daha güçlü ve sürdürülebilir bir zeminde büyümesine katkı sağlayacaktır.
Ekonomiye yönelik alınacak tüm kararlarda, iktisadi faaliyetlerin sürdürülebilirliği ve sektörlerimizin küresel rekabet gücünün zarar görmemesi için azami özen gösterilmelidir.
El birliği ve akıl birliği ile kamu ve özel sektörün eş güdüm içinde daha çok çalışması gereken bir dönemdeyiz.”
Sanayi sektörünün kritik önemde olduğunun altını çizen Hisarcıklıoğlu, kamu ve özel sektör iş birliğiyle atılacak adımların Türkiye ekonomisinin geleceği açısından belirleyici olacağını vurguladı.