AOSB’den Net Açıklama: “Ceyhan Nehri Kirliliğiyle İlgimiz Yok”

“Her Renkli Su Kirli, Her Berrak Su Temiz Değildir”

Son günlerde sosyal medya platformlarında Ceyhan Nehri’nde gözlemlenen kirliliğin kaynağının Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) olabileceği yönündeki iddialar kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Konuya ilişkin kamuoyunu doğru bilgilendirme sorumluluğuyla harekete geçen AOSB yönetimi, yazılı bir açıklama yaparak iddiaları net bir dille yalanladı ve çevre hassasiyetlerine ilişkin verilerle desteklenen kapsamlı bir bilgilendirme sundu.

Ceyhan Nehri: 509 Kilometrelik Geniş Bir Ekosistem

Açıklamanın ilk bölümünde Ceyhan Nehri’nin coğrafi yapısına dikkat çekilerek, nehrin yalnızca Adana değil, Kayseri, Kahramanmaraş ve Osmaniye gibi birçok ilden geçtiği, tarım alanları ve farklı yerleşim yerlerinden beslendiği hatırlatıldı. 509 kilometre uzunluğundaki bu büyük havzanın tek bir kurum üzerinden suçlanmasının bilimsel temelden yoksun bir yaklaşım olduğu vurgulandı.

“Bu kadar geniş bir coğrafyada oluşan kirliliğin, Adana’daki tek bir noktaya, AOSB’ye indirgenerek yorumlanması bilimsel gerçeklerle bağdaşmamaktadır.”

Arıtma Tesisi Yüksek Teknolojiyle Donatıldı

AOSB’nin açıklamasında, bölgedeki sanayi tesislerinden çıkan atık suların 72.000 m³/gün kapasiteli ileri arıtma tesisinden geçtiği ve bu kapasitenin altında bir yükle çalıştığı belirtildi. Fiziksel, kimyasal ve biyolojik arıtma üniteleriyle donatılmış olan tesis, “Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği Tablo-19” standartlarına uygun bir biçimde arıtma yapmakta. Arıtılan su, kontrollü şekilde Ceyhan Nehri’ne deşarj edilmekte.

SAİS Sistemiyle 7/24 Bakanlık Denetimi

AOSB’nin çevre yatırımlarında şeffaflık esasına göre hareket ettiğine dikkat çekilen açıklamada, atık su deşarjının, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından kurulan Sürekli Atık Su İzleme Sistemi (SAİS) ile 365 gün, 24 saat boyunca anlık olarak denetlendiği bildirildi. Bu sistem sayesinde Bakanlık, herhangi bir uygunsuzluk durumunu anında tespit edebiliyor.

Yeni Arıtma Tesisi ve İsviçre İş Birliğiyle Çamur Kurutma Yatırımı

AOSB, yalnızca mevcut sistemiyle yetinmeyip çevreye yönelik yeni yatırımlar yapmaya da devam ediyor. Açıklamaya göre:

• Yeni bir ikinci arıtma tesisinin projelendirme süreci başlatıldı.

• Arıtma çamurlarının çevre dostu şekilde bertaraf edilmesi için 120 ton/gün kapasiteli bir çamur kurutma tesisi yatırımı başlatıldı. Bu yatırım, İsviçre menşeili uluslararası bir teknoloji firmasıyla iş birliği içinde gerçekleştiriliyor.

Çevreye Saygılı Sanayi Bölgesi

AOSB, yalnızca çevre arıtma yatırımlarıyla değil, aynı zamanda geri kazanım ve yenilenebilir enerji alanındaki çalışmalarıyla da öne çıkıyor. Açıklamada şu rakamlar dikkat çekti:

• 21.169 tonun üzerinde atık geri kazanıma kazandırıldı.

• Güneş enerjisi yatırımları toplamda 267 MW kapasiteye ulaştı.

• AOSB, güneş enerjisi kullanımında Türkiye’nin önde gelen OSB’lerinden biri konumunda.

“Renkli Su Her Zaman Kirli Değildir”

Kirliliğin sadece suyun rengine bakılarak değerlendirilemeyeceğini vurgulayan AOSB, bazı sanayi proseslerinden çıkan arıtılmış suların içinde boyar madde veya metal iyonları bulunabileceğini ancak bu suların yasal standartlara uygun olduğunu ifade etti. Buna karşın berrak görünümlü suların bile toksin, ağır metal veya mikroorganizma içerebileceği belirtilerek şu uyarı yapıldı:

“Her renkli su kirli, her berrak su temiz değildir. Gerçek kirlilik ancak bilimsel analizlerle anlaşılır.”

“Asılsız İddialar Yatırım Güvenliğini Zedeler”

Açıklamanın son bölümünde, kamuoyunda dolaşan bilgi ve belgeye dayanmayan iddiaların yalnızca AOSB’yi değil, Adana’daki yatırım güvenliğini, çevreye yönelik verilen emeği ve binlerce çalışanın alın terini hedef aldığı ifade edildi. Bu tür ithamların kamuoyunu yanıltma potansiyeli taşıdığı vurgulanarak, AOSB’nin çevre sorumluluğu çerçevesinde ilgili tüm kurumlarla iş birliğine açık olduğu belirtildi.

“Yasal Haklarımız Saklıdır”

AOSB açıklamasını, çevrenin korunması için gerekli tüm adımları atmaya devam edeceklerini belirterek sonlandırdı. Ayrıca, gerçek dışı beyanlarla ilgili olarak yasal hakların saklı tutulduğunun da altı çizildi.

Kaynak: Sanayi Haber Ajansı