Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Erzincan’ın İliç ilçesinde açıklama yaptı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Erzincan’ın İliç ilçesinde meydana gelen toprak kaymasıyla ilgili açıklama yaptı.
Bakan Bayraktar’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Adli konudaki süreç devam ediyor. 6’sı tutuklu, 3’ü adli kontrol şartıyla serbest olmak üzere 9 kişi hakkında cezai veya adli işlemler devam ediyor. Bu sayı artabilir. Süreç büyük bir titizlikle, gayretle devam ediyor. 14 Şubat itibarıyla buranın maden faaliyetleri durduruldu. Tesiste herhangi faaliyet yapılmıyor.
Temel olarak odaklandığımız konu, buradaki özellikle heyelana uğramış toprağın doğru bir alanda sağlıklı bir şekilde tekrar depolanmasıyla ilgili faaliyetlerdir.”
Bakan Yerlikaya’nın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Olayın ilk anından itibaren devletimiz, hükümetimiz her zaman olduğu gibi çok büyük bir seferberlik ruhuyla buraya geldi. İnsan kaynakları açısından yaklaşık 3 bine yakın; araç, gereç, iş makinesi açısından da 800’ün üzerinde bir mevcutla burada ilk andan itibaren arama kurtarmaya ve büyük gayrete başladık.
Bu büyük bir kaza. Yığın liç alanı dediğimiz toprağın kümelendiği alandan her iki tarafa büyük toprak kayması yani Sabırlı Deresi’ne akan büyük bir kütleden bahsediyoruz.
Sabırlı ve Mangan açık ocağındaki arama faaliyetlerine ara veriyoruz. Yukarıdaki yığın liç alanındaki durum stabil hale gelene kadar çalışmalara ara veriyoruz.”
Bakan Özhaseki’nin konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Bakanlığımızı ilgilendiren tarafıyla bu bölgede arkadaşlarımız geldikten sonra ilk yaptıkları iş, heyelan alanında uçan, biriken toprağın nehirle buluşmasını kesmek gerekiyordu. O anlamda menfez kapaklarını kapattılar. Toprağın güvenli bir yere nakli için gerekli aramaları, çalışmaları yaptılar. Sızdırmazlıkla ilgili zaten devam ettiriyorlar. Arkadaşlarımız bu tespitleri de aralıksız olarak sürdürdü.
Şu ana kadar çok şükür tehlike oluşturacak bir zehirli atığa rastlanmadı. Bundan sonra da bu titizliği devam ettireceğiz. Herhangi bir tehlikenin oluşmaması için elimizden ne geliyorsa onu yapacağız.
Olayın olduğu ilk andan itibaren narkozun tesirinden kurtulmamla birlikte çevreden sorumlu bakan yardımcı arkadaşımızı, ÇED Genel Müdürü, Çevre Yönetimi Genel Müdürlü, bilim adamları ekibimiz burada olduğu için anbean olayları takip ettim. Buradaki olayların hepsinden de sonuna kadar haberim var. Gelememe nedenim sadece özel sağlık nedenleri. Eğer özür dilemem gerekiyorsa, bütün kamuoyundan özür dilerim.
Bakan Yumaklı’nın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“İlk andan itibaren Devlet Su İşlerimizin yöneticileri ve mühendisleri burada bir acil eylem planı oluşturdu. Plana istinaden öncelikle yüzey sularının baraja akmamasıyla alakalı set de yapılmaya başlandı, şu anda 8 metreye ulaştı. 11 metreye kadar ulaştıracağız.
Gelecek olan yağışları da depolama amacıyla yaklaşık şu an planlamalar 30 metre yüksekliğinde adeta küçük bir baraj inşa edilecek. Maden sahasının bir üst tarafında gelecek olan temiz suların alana girmemesi için bypass sistemi planlanıyor. Arkadaşlar da bununla ilgili çalışmalara başladı. Maden sahasının üst tarafında orada da adeta küçük bir baraj inşa edeceğiz. Şu an itibarıyla herhangi bir şekilde yüzey sularından normal baraja ya da herhangi bir yere akan bir su söz konusu değil. Herhangi bir tehlike de arz edecek durum yok.”
Bakan Işıkhan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Olayın gerçekleşmesinde ortaya çıkan kök nedenlerin bulunması noktasında da müfettişlerimiz çalışmalarını sürdürüyor. Olayla ilgili idari ve hukuki süreç devam ediyor ancak müfettişlerimizin hazırlayacağı raporlar belli bir zamanı alacaktır. Ama en son noktada burada ihmali ve kusuru olan kim varsa hukuk önünde gerekli hesabı vereceğini de ifade etmek isterim.”
SANAYİ HABER AJANSI