İstanbul, 1 Mart (Hibya) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şehit Aileleri ve Gazilerle İftar Programında konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şehit Aileleri ve Gazilerle İftar Programında konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasında satır başları şöyle:
“Her Ramazan’da olduğu gibi bu yıl da ilk iftarımızı şehit yakınlarımızla birlikte yapıyoruz. Ülke ve millet olarak askeriyle, polisiyle, bekçisiyle, jandarmasıyla, güvenlik korucusuyla, istihbarat mensuplarıyla güvenliğimiz için gece gündüz fedakarca çalışan kardeşlerimize çok şey borçluyuz. Barış ve huzur içinde yaşamayı ne kadar seviyorsak değerlerimizle, inancımıza, vatanımıza, devletimize hele hele vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğine yönelik en küçük bir saldırıya veya tacize de o derece tavizsiziz.
Bundan sonra da nefret dili yerine karşılıklı saygıyı ve diyaloğu gözetmeye devam edeceğiz. Fakat uzattığımız elin havada bırakılması veya ısırılması halinde de demir yumruğumuzu daima hazır tutuyoruz. Geçmişte darbecilerden FETÖ’ya ve diğer terör örgütlerine kadar emperyalistlerin ülkemiz içindeki maşalarından gelen saldırılarda gereken refleksleri gösterememiş olabiliriz. Ama artık böyle bir Türkiye yok. Tam tersine bugün her alanda güçlü, kudretli ve kolu uzun bir Türkiye var.
Sadece vatandaşlarının değil dünyadaki tüm mazlum ve mağdurların umudu haline dönüşmüş yıldızı parlayan bir Türkiye var. Kendi tüfeğini bile yapamayan bir ülkeden bugün insansız hava araçlarıyla, uçağıyla, tanklarıyla kendi göbeğini kendisi kesen bağımsız bir Türkiye’ye ulaştık.
Terörle mücadelede özellikle son on yılda elde ettiğimiz büyük başarıların gerisinde işte bu gerçekler bulunuyor. Güvenlik birimlerimizin terörle mücadelede dünya literatürüne geçen başarılarının verdiği cesaretle meselelerimizin çözümü için tarihi adımlar atma özgüvenine kavuştuk. Hangi adımı atıyorsak Türkiye’nin ve Türk milletinin istikbali için atıyoruz.
Ülkemizin kalkınması için ilerlemesine engel olan zincirlerinden kurtulması için yapıyoruz. Milletimden bilhassa da şehit aileleri ve gazilerimizden son dönemde yaşanan gelişmeleri bu perspektiften değerlendirmelerini istiyorum. Ülkemize kırk yıldır ağır insani ve ekonomik maliyeti olan bir sorunu çözme imkanını yok saymak veya bir avuç fanatiğin güdümünde kalmak Türkiye gibi bir ülkeye asla yakışmaz. Türkiye sınırları içinde ve dışında terörle mücadele konusunda sadece bölgemizin değil dünyanın en güçlü, kabiliyetli ve dirayetli ülkesidir.
Şayet verilen sözler tutulmaz süreç oyalama gibi şark kurnazlıklarına evrilmeye çalışılırsa günah bizden gider. Halen devam eden operasyonlarımızı gerekiyorsa omuz üzerinde baş bırakmadan son teröristi bertaraf edene kadar sürdürürüz. Biz bu bölgenin hancısıyız. Terör örgütlerini destekleyen emperyalist güçler ise yolcusudur. Yarın terör örgütlerini destekleyenlerin çıkarlarının değişip bölgeden çekildikleri zaman baş başa kalacağımızı kimse unutmasın.
Bölgemizde 200 yıldır oynanan oyunu bozma fırsatını heba edenler muhakkak bunun hesabını vereceklerdir. Milli meselelerde milli duruş esastır. Ülkenin ve milletin menfaatleri her türlü hesabın üstündedir.
Birtakım marjinal gruplar hariç terörsüz Türkiye girişimi milletin ve siyaset tarafından desteklenmiştir. Bunu ülkemiz adına kıymetli bir kazanım olarak görüyoruz.”
SANAYİ HABER AJANSI