DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, yapay zekâ çağında Türkiye’nin geride kaldığına dikkat çekerek, merkezi bir strateji ve bağımsız bir Yapay Zekâ Ajansı kurulması çağrısında bulundu.
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, yapay zekâ çağında Türkiye’nin geride kaldığına dikkat çekerek, merkezi bir strateji ve bağımsız bir Yapay Zekâ Ajansı kurulması çağrısında bulundu.
Rızvanoğlu yapay zekâ konusunun sadece bir teknoloji meselesi olmadığını belirterek “Bugün sizlerle sadece bir teknoloji meselesini değil, ekonomiyi, sanayiyi, eğitimi, ulusal güvenliği ve çevreyi derinden etkileyen büyük bir dönüşümü konuşacağız. Nedir bu: yapay zekâ. Tarih boyunca her büyük teknolojik atılım, dünyayı baştan sona değiştirdi. Buhar makinesi: sanayi devrimini başlattı, elektrik üretim biçimlerini, internetse: iletişim ve ticaretin sınırlarını değiştirdi. Ve şimdi insanlık yapay zekâ çağının eşiğinde. Ama bu çağ, yalnızca dijitalleşmek demek değil. Ekonominin yeniden yapılanması demek, iş gücünün dönüşmesi demek ve ülkelerin kaderinin yeniden yazılması demek” dedi.
Rızvanoğlu ülkelerin yapay zekaya yaptığı yatırımlara değinerek, “Ve dünya, bu dönüşüme hiç olmadığı kadar hızlı hazırlanıyor. ABD, yapay zekâya 500 milyar dolar ayıracağını duyurdu. Avrupa Birliği, 200 milyar euro yatırım yapıyor. Fransa, 109 milyar Euro ile inovasyon çağını başlatıyor. Suudi Arabistan, 40 milyar dolarlık fonla bölgenin lideri olmak istiyor” dedi.
Rızvanoğlu yapay zekanın istihdam süreçlerine olan etkisine değinerek “Dünya Ekonomik Forumu’na göre: 2030’a kadar 85 milyon meslek kaybolacak, ama 97 milyon yeni meslek doğacak. Bu geçişi yöneten kazanacak. Türkiye’de zaten 2 milyon 807 bin kişi işsiz. Genç işsizliği ise %15’lere kadar ulaştı. Eğer hazırlıklı olmazsak, işsizler ordusu büyüyecek. Bu nedenle: kamu çalışanlarına yapay zekâ eğitimi zorunlu olmalı, işçilere ve beyaz yakalılara beceri dönüşüm programları uygulanmalı, meslek liseleri ve üniversiteler yeniden tasarlanmalı, Start-up’lara, yapay zekâ girişimlerine ciddi teşvikler verilmeli. Ve en önemlisi: Türkiye’de merkezi, bağımsız ve yetkili bir Yapay Zekâ Ajansı kurulmalı. Çünkü bu dönüşüm, Bakanlık içi planlarla, birbirini tanımayan kurumlarla, günü kurtaran belgelerle yönetilemez.” dedi.
Yapay zekanın iklim kriziyle mücadelede kullanılabileceğini belirten Rızvanoğlu “Yapay zekâ yalnızca üretimi değil, sanayideki rekabeti de belirleyecek. Tekstilde verimlilik, otomotivde otonom sistemler, lojistikte akıllı yönlendirme, hepsi yapay zekâyla mümkün. Uzak Doğu üreticileri bunu uyguluyor. Biz hâlâ beklersek, sadece pazar kaybetmeyiz, sanayimizi kaybederiz. Üstelik bu sadece ekonomik bir mesele de değil. İklim krizi, kapımızda. Kuraklık, sel, orman yangını… Yapay zekâ sayesinde: akıllı su yönetimi kurabiliriz, erken uyarı sistemleriyle afetleri önleyebiliriz, tarımda verimliliği, sanayide enerji tasarrufunu artırabiliriz. Ama hâlâ bu teknolojiye yalnızca ‘geleceğin işi’ gözüyle bakıyoruz. Hayır. Yapay zekâ, bugünün zorunluluğu, yarının garantisi” ifadesini kullandı.
Rızvanoğlu açıklamasının sonunda, “Ben buradan açıkça çağrımı yapıyorum: Türkiye’nin yapay zekâya dair net bir yatırım stratejisi olmalı. Yapay Zekâ Ajansı hemen kurulmalı. Eğitim sistemi yeniden tasarlanmalı. Kamu, özel sektör ve akademi birlikte çalışmalı. Eğer bu adımları atarsak, Türkiye yalnızca izleyen değil, öncülük eden bir ülke olabilir. Aksi hâlde bir kez daha fırsat trenini kaçırırız. Ve o tren, bir daha geri gelmeyebilir” dedi.
SANAYİ HABER AJANSI