“Yasin Kalafatoğlu’ndan Son 1 Aylık Türkiye Ekonomisi Analizi: Faiz Artışları, Rezerv Azalışı ve Borsadaki Dalgalanmalar Yatırımcı Güvenini Zorluyor”

Merkez Bankası’nın sıkılaştırma adımları

Kalafatoğlu, Merkez Bankası’nın enflasyonu kontrol altına almak amacıyla faiz oranlarını artırarak sıkılaştırma politikasına gittiğini belirtti. Bu uygulamanın piyasadaki likiditeyi azalttığını ve kredi talebini sınırladığını ifade eden Kalafatoğlu, “Faiz oranları arttıkça para arzı azalıyor, talep yönlü baskılar düşüyor. Ancak bu, aynı zamanda ekonomik büyümeyi de baskılayan bir unsur haline geliyor” dedi.

Matematiksel açıdan bu durumu, “Para Arzı Azalması (M) = Δi / Faiz Duyarlılığına Bağlı Para Arzı” formülüyle açıklayan Kalafatoğlu, faiz artışlarının kademeli olarak para arzında küçülme yarattığına dikkat çekti.

Banka rezervleri daralıyor, kredi kapasitesi düşüyor

Sıkılaştırma politikalarının bankacılık sektörüne etkilerini de değerlendiren Kalafatoğlu, son bir ayda banka rezervlerinde gözlenen azalmanın kredi verme kapasitesini ciddi şekilde daralttığını belirtti.
“Bankaların Merkez Bankası’nda tuttukları rezervlerdeki gerileme, kredi mekanizmasını sınırlandırıyor. Bu durum, finansal piyasalarda sıkılaşmaya ve hatta likidite krizine yol açabilir” ifadelerini kullandı.

Bu tabloyu, “Rezerv Azalışı = Başlangıç Rezervi – Mevcut Rezerv” şeklinde tanımlayan Kalafatoğlu, rezervlerdeki gerilemenin reel sektör için finansmana erişimi zorlaştırdığını kaydetti.

Borsa güven kaybıyla geriliyor

Sermaye piyasalarını da değerlendiren Kalafatoğlu, Borsa İstanbul’un son bir ayda dalgalı ve düşüş eğilimli bir seyir izlediğini belirtti. Yüksek faiz oranları, daralan likidite ve yatırımcı güvenindeki azalma nedeniyle borsanın değer kaybettiğini ifade eden Kalafatoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
“Piyasa performansı, faiz oranları, likidite ve yatırımcı güveninin bir fonksiyonu olarak şekilleniyor. Son dönemde bu üç parametrenin de negatif seyretmesi, endeks üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturdu.”

“Kısa vadede baskı, uzun vadede denge ihtiyacı”

Türkiye ekonomisinin kısa vadede ciddi baskılar altında olduğuna dikkat çeken Kalafatoğlu, faiz artırımları ve rezerv azalmasının büyümeyi sınırladığını, borsadaki gerilemenin de yatırımcı psikolojisini olumsuz etkilediğini belirtti. Ancak uzun vadede dengeli ve öngörülebilir politikaların, güven ortamını yeniden tesis etmesi gerektiğini vurguladı:
“Bugün alınan kararlar kısa vadede sıkıntı yaratıyor olabilir, ancak sürdürülebilir büyüme için mali disiplinin ve fiyat istikrarının sağlanması şarttır. Türkiye’nin bu süreçte yatırımcı güvenini yeniden kazanacak adımlar atması büyük önem taşıyor.”

Kaynak: Sanayi Haber Ajansı