İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısı, “Küresel Ticaret Gerilimlerinin Gölgesinde Türkiye Sanayisi: Riskler ve Stratejik Seçenekler” ana temasıyla, 30 Nisan 2025 tarihinde Odakule Fazıl Zobu Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi.
Toplantının açılışı, İSO Meclis Başkanı Ender Yılmaz tarafından yapılırken, açılış konuşmasını İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan gerçekleştirdi. Toplantıya İSO Yönetim Kurulu ve Meclis Üyelerinin yanı sıra çok sayıda basın mensubu katıldı.
Ekonomik Dengelerde Derin Kırılmalar ve Jeopolitik Gerilimler
İSO Meclis Başkanı Ender Yılmaz, toplantının ana gündem konusuna değinerek yaptığı konuşmada, dünya genelinde ekonomik dengelerin sarsıldığını, özellikle teknoloji ve enerji gibi stratejik sektörlerde üstünlük kurmanın, ekonomik görünümde belirleyici bir faktör haline geldiğini belirtti. ABD-Çin ticaret savaşı, Ukrayna-Rusya gerilimi ve “friend-shoring” gibi yeni kavramların küresel tedarik zincirlerini yeniden şekillendirdiğini vurgulayan Yılmaz, Türkiye’nin bu süreçte çift yönlü baskıya maruz kalabileceğini ifade etti.
Bahçıvan: “Sanayi Tesisleri İçin Deprem Check-up’ı Şart”
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, konuşmasında öncelikle 23 Nisan’da Silivri açıklarında meydana gelen 6,2 şiddetindeki depremi hatırlatarak, İstanbul sanayisinin yüzde 40’ını barındıran bir kent olarak depreme karşı sanayi tesislerinin acil durum envanterinin çıkarılması gerektiğine dikkat çekti. Bahçıvan, “Kentsel dönüşüm benzeri bir ‘sanayi dönüşümü’ projesi artık elzemdir” dedi.
Küresel Sistemin Dönüşümünde Türkiye’nin Yeri
Bahçıvan, konuşmasının devamında dünyada yaşananların artık sadece birer ticaret gerilimi değil, sistemsel bir yeniden yapılanma süreci olduğunun altını çizdi. Özellikle ABD-Çin çekişmesinin hegemonya savaşına dönüştüğünü belirterek, Türkiye’nin bu yeni düzende avantajlarını değerlendirmesi gerektiğini söyledi.
Bahçıvan ayrıca, Avrupa Birliği ile yaşanan vize krizine de dikkat çekti. Türkiye’nin 30 yıllık Gümrük Birliği’ne rağmen bazı ülkelerle kıyasla dezavantajlı bir konumda olduğunu vurgulayan Bahçıvan, bu konuda artık daha güçlü ve kararlı müzakerelerin gerektiğini belirtti.
OVP’ye Güven Vurgusu ve Sektörel Endişeler
Orta Vadeli Program’a olan güvenlerini yineleyen Bahçıvan, son dönemdeki ekonomik gelişmelerin, özellikle sanayi sektörü üzerinde yeni stres alanları oluşturduğunu belirtti. “Sanayi sektörü, OVP’ye duyduğu inançla ağır bedeller ödüyor ama bu yükün sınırına gelindi” ifadelerini kullanan Bahçıvan, özellikle emek yoğun sektörlerin korunması gerektiğini vurguladı.
Panelde Derinlemesine Küresel Perspektifler
Toplantının ikinci bölümünde, İSO Stratejik Dönüşüm Merkezi Danışmanı ve Future Ally Kurucu Ortağı İdil Özdoğan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen panelde, konunun uzman isimleri küresel gelişmeleri ve Türkiye’nin stratejik pozisyonunu değerlendirdi.
İş Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Şant Manukyan, “ABD artık taraf seçmeye zorluyor. ‘İki tarafla da iş yaparım’ dönemi kapanıyor” diyerek ülkelerin politik pozisyonlarını netleştirmeleri gerektiğini belirtti.
Türkiye – ABD İş Konseyi Başkanı Murat Özyeğin, ABD pazarında Türkiye’nin henüz doğrudan hedef ülke olmamasının stratejik bir avantaj olduğunu ifade ederek, tekstil ve mobilya gibi sektörlerin ABD’ye daha fazla odaklanması gerektiğini vurguladı.
KUASIA Direktörü Doç. Dr. Burak Gürel ise ABD’nin sahip olduğu “senyoraj avantajı”nı ve rezerv para statüsünün getirdiği görünmeyen gücü anlatarak, Çin gibi yükselen ekonomilerin hâlâ bu yapısal dengesizliklerle baş etmek zorunda olduğunu söyledi.
Yeni Döneme Stratejik Hazırlık
Panelde küresel ticaretin geleceği, finansal egemenlik, ekonomik bloklaşma ve Türkiye’nin potansiyel fırsatları tüm yönleriyle tartışıldı. Özellikle enerji, üretim kapasitesi ve dijital dönüşüm gibi alanlarda Türkiye’nin rekabetçiliğini artırması gerektiği vurgulandı.
Toplantının sonunda İSO Meclis Üyeleri, panelistlere sorular yönelterek görüş alışverişinde bulundu. Toplantı, tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün kutlanmasıyla sona erdi.
Kaynak: Sanayi Haber Ajansı