İstanbul, 20 Haziran (Hibya) – Uluslararası danışmanlık kuruluşu Mercer’in (Mercer Human Resource Consulting) yaptığı araştırmanın sonuçları, dünyada 2023-2024 arasında konut kiralarının en çok yükseldiği iki kentin İstanbul ve Ankara olduğunu gösterdi.
Buna göre, bu dönemde konut kiraları ortalama olarak İstanbul'da yüzde 301 ve Ankara'da yüzde 141 yükseldi.
“Dünyanın en yaşanabilir kentleri” analizi yapan Mercer'in konuyla ilgili verisinin açıklamasında, “Konut maliyeti, yaşam maliyeti kent sıralamasında önemli bir faktördür. 2023 ve 2024 yılları arasında bu maliyette dünya genelinde büyük dalgalanmalar yaşanmış, konut kira fiyatları şehirler arasında önemli farklılıklar gösterdi” denildi ve şu bilgiler verildi:
“Türkiye'nin İstanbul kentinde ortalama kira artışı yüzde 301 olurken, Tel Aviv'de yüzde 22, Belarus'un Minsk kentinde ise yüzde 10 düşüş görüldü. Türkiye'nin bir diğer kenti olan Ankara'da da kira fiyatlarında ortalama yüzde 141'lik bir artış yaşandı.
“Dubai'de konut fiyatları yüzde 21, Yeni Delhi'de ortalama kira bedelleri yüzde 13 artarken, Florida'nın Miami kentinde de aynı ortalama artış kaydedildi.
“En pahalı ilk 10 şehrin çoğunda da artışlar görüldü. Ancak bu artışlar daha ılımlı olup, konaklama kira fiyatlarında herhangi bir değişiklik olmadığını bildiren Nassau ve Bahamalar dışındaki tüm şehirler için yüzde 3 ve yüzde 8 olarak gerçekleşti.”
Talebe oranla konut sıkıntısından etkilenen konut maliyetinin, uluslararası görevlendirme lojistiğinde önemli bir faktör olduğunun da altı çizilen açıklamada, “Arz ve talep arasındaki bu uyumsuzluk, özellikle nüfus artışının yüksek olduğu veya imar için sınırlı arazinin bulunduğu bölgelerde fiyatları artırıyor. İnşaat maliyetleri ve arazi fiyatları gibi diğer faktörler de konut satın alınabilirliğini etkiliyor. Sonuç olarak, bazı uluslararası görevliler için ev sahibi ülkedeki konut maliyeti, kendi ülkelerindekinden önemli ölçüde daha yüksek olabilir ve bu da genel yaşam maliyetlerini etkiler” denildi.
Yüksek konut maliyetlerinin, çalışanları gelirlerinin önemli bir bölümünü kira veya ipotek ödemelerine ayırmaya zorlayarak diğer harcamalar için daha az harcanabilir gelir bırakabildiğinin de altı çizilen açıklamada, “Bu mali zorlanma strese ve yaşam standardının düşmesine yol açabilir, bu da her kuruluş için çok önemli bir husus olan çalışanların moralini ve refahını olumsuz yönde etkileyebilir” denildi ve eklendi:
“Dünya çapında birçok şehirde artan konut maliyetleri, kuruluşların uluslararası görevler için en iyi yetenekleri çekmesini ve elde tutmasını giderek daha zor hale getirdi. Barınma maliyetleri arttıkça, kuruluşların bütçelerinin önemli bir kısmını barınma ödenekleri veya sübvansiyonları içeren rekabetçi ücret paketleri sağlamak için ayırmaları gerekebilir. Bu da, özellikle de yüksek maliyetli bölgelerde çok sayıda çalışanı varsa, bu kuruluşların mali kaynaklarını zorlayabilir.”
Uluslararası danışmanlık kuruluşu Mercer, dünyanın en yaşanabilir kentleri analizleri yapıyor. Viyana'dan Bağdat'a kadar 221 kenti kapsayan, 10 kategoride 39 faktör gruplanmış analizlerle, kentsel yaşanabilirlik araştırma ve incelemeleri sunuyor.
SANAYİ HABER AJANSI