MİLLİ TEKNOLOJİ YOLUNDA ÇALIŞARAK VE ÜRETEREK ÖNCELİĞİMİZ TÜRKİYE DİYORUZ

Sanayide Dijitalleşme ve Yeşil Dönüşüm başlığıyla Ankara Sanayi ve Teknoloji Müdürlüğünün koordinasyonunda İvedik OSB’de düzenlenen etkinliğe Ankara İl Sanayi ve Teknoloji Müdürü Muhammed Polat, İvedik OSB Bölge Müdürü Fatih Öztepe, EMO Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Hatice Bilge Algın, Endüstri 4.0 Derneği Başkanı Ahmet Sedat Kaya, YEO Dijital Çözümler Yöneticisi Özgür Aslan, OSTİM KOSGEB Müdürü Hasan Şenel ve Ankara Kalkınma Ajansı Uzman Tuğçe Rodoplu katıldı..

“ÖNCELİĞİMİZ TÜRKİYE DİYORUZ”

Ankara Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Muhammed Polat etkinlik kapsamında yaptığı açılış konuşmasında, “Cumhuriyetimizin 100. Yılında Türkiye’nin gücü, birikimi, bilim ve teknoloji ile artmaya devem edecektir. Milli Teknoloji Hamlesi doğrultusunda bilim, teknoloji ve yenilik odaklı sürdürülebilir büyümeyi esas alarak geleceğimiz için faydalı etkilerin oluşturulmasını hedefliyoruz. Ülkemiz için milli teknoloji yolunda çalışarak ve üreterek önceliğimiz Türkiye diyoruz “ifadesini kullandı.

Muhammed Polat, “Küreselleşen dünyada artan nüfus le birlikte giderek artan enerji ihtiyacı ve teknolojik gelişmeler, artan sera gazları tüm Dünya’yı tehdit etmektedir. Küresel ısınmanın önlenmesine yönelik olarak uluslararası platformda çözüm arayışları devam edecektir. Tüm bunlar dünya üzerindeki yaşamın devamlılığını sağlamak için enerji yönetimini kaçınılmaz hale getirmiştir. Bu bağlamda hızla gelişmekte olan ülkemizin de hem enerjisini korumak hem de iklim değişikliğiyle mücadele etmek adına Uluslararası İklim Anlaşmaları dışında kalması düşünülemez dedi.

Muhammed Polat, “Ülkemize sırayla Birleşmiş milletler İklim Değişikliği Çevre Sözleşmesi, Kyoto protokolü, Avrupa Yeşil Mutabakatına ve Paris anlaşmasına ülkemiz taraf olmuştur”.  Avrupa Birliği, Avrupa Yeşil Mutabakatını, Paris Anlaşmasını sadece bir iklim politikası olarak değil aynı zamanda ekonomik bir dönüşüm programı olarak kurgulamıştır.  Sınırda Karbon Mekanizması olarak adlandırılan yeni sistemde Avrupa dışında ithal edilen ürünlerin karbon salınımları vergi düzenlemelerine yansıtılacaktır” diye konuştu.

“IŞLETMELERİN YEŞİL DÖNÜŞÜM YOLUNU KEŞFETMELERİNE YARDIMCI OLMAK, ACİL BİR KONU HALİNE GELMİŞTİR”

EMO Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi ve Multi Force Genel Müdürü Hatice Bilge Algın etkinlik kapsamında yaptığı açılış konuşmasında, “Ekolojik teknolojik inovasyon, enerji tüketimini ve çevresel kirliliği azaltmak, ekolojik çevreyi iyileştirmek amacıyla süreçleri, ekipmanları, malzemeleri ve ürünleri değiştiren bir tür teknolojik inovasyondur. Sürdürülebilir kalkınma ve ekolojik medeniyet inşasına yönelik teknolojik ve yönetimsel inovasyondur. Bu nedenle, sürdürülebilir kalkınmanın küresel savunusuyla, Endüstri 4.0’ın akıllı hizmet özelliklerinden nasıl yararlanabileceğimiz ve işletmelerde yeşil teknoloji gelişim seviyesini nasıl artırabileceğimiz sorusu dikkat çekmektedir” dedi.

Hatice Bilge Algın, “Yeşil teknoloji inovasyonu, küresel ekonomik kalkınmayı teşvik etme konusunda önemli bir rol oynar ve sürdürülebilir ekonomik büyümenin önemli bir itici gücüdür. Yeşil teknoloji inovasyonunu hızlandırmak, Endüstri 4.0’ın benimsenmesinde, ekolojik ve çevresel sorunları çözmede önemli bir destektir. Ancak, birçok işletmenin yeşil dönüşüm için sürdürülebilir bir motivasyona sahip olduğu söylenemez. Bazı işletmelerde yeşil üretim teknolojisinin seviyesi düşük, geleneksel kaynak faktörlerinin girişi yüksek ve çevresel performans hala tatmin edici değildir. Diğer yandan, işletmeler, bu dönüşüm için büyük miktarda para harcamak zorunda kalırken, giderek daha sıkı çevresel düzenlemeler, işletmelerin işletme maliyetlerini daha da artırmaktadır, bazı işletmeler finansal kısıtlamaların baskısı altında kalmaktadır. Bu nedenle, işletmelerin yeşil dönüşüm yolunu keşfetmelerine yardımcı olmak, acil bir konu haline gelmiştir” diye belirtti.

Hatice Bilge Algın,” Geleneksel görüş, bir işletmenin sürdürülebilir kalkınmasının, iş büyümesi ve karlılık ile uyumsuz olduğu yönündedir. Ancak, teknolojik ilerlemeye dayalı bir paradigma değişikliği olan Endüstri 4.0, yalnızca yeşil teknolojileri üretmekle kalmaz, aynı zamanda üretkenliği artırabilir ve mevcut üretim modellerini iyileştirebilir. Endüstri 4.0’ın itici gücü ile işletmeler, ekolojik faydalarını önemli ölçüde artırabilir. Yeni bir üretim faktörü olarak dijital dönüşüm, işletmelere uygun faktör arzı, çevresel destek ve sürdürülebilir kalkınma için yeni fırsatlar sağlar. Yeni oluşan dijital iş modeli, sürdürülebilir kalkınmanın yanı sıra ekonomik aşağı yönlü baskılarla başa çıkmada bir stabilizatör olarak fayda sağlamakla birlikte işletmenin kaldıracı olarak da düşünülebilir. Dijital dönüşümü teşvik etmek, sürdürülebilir büyüme için işletmelere yeni bir yönlendirme ve yöntem sağlar. Küresel dijitalleşmenin hızla ilerlediği bir dönemde işletmeler, bu çağın getirdiği büyük stratejik fırsatları yakalamalı; dijital teknolojinin üretim, AR-GE, yönetim, satış ve hizmetlerle entegrasyonunu hızlandırmalı ve işletmelerin geleneksel üretim modunu dönüştürmelerini sağlamalıdır. Teknolojik ilerlemeye dayalı bir paradigma değişikliği olarak dijital dönüşüm, aynı zamanda işletme davranışını değiştirerek buna karşılık gelen sosyal ve ekolojik faydaları da beraberinde getirecektir. İşletmelerin sürdürülebilir kalkınması, yalnızca hissedar faydalarının maksimizasyonu için değil, aynı zamanda ekonomik ve ekolojik faydaların entegre değerini, yeşil inovasyonu da içerecek şekilde maksimize etmek için çalışmalıdır diye konuştu.

BİZ SANAYİCİMİZİ DOĞRU SEKTÖRLERLE ENDÜSTRİ 4.0’A GEÇİREBİLİRSEK, DÜNYADA SÖZ SAHİBİ OLABİLİRİZ

Endüstri 4.0 Dijital Dönüşüm Derneği Başkanı Ahmet Kaya, etkinlik kapsamında yaptığı sunum konuşmasında “Ekonomimize açılan Endüstri 4.0 sayfası, bilgi teknolojileriyle sanayide üretkenliği, verimliliği ve katma değeri arttıracak, sanayiyi yeniden modelleme biçimidir. Biz sanayicimizi doğru sektörlerle Endüstri 4.0’a geçirebilirsek, dünyada söz sahibi olabiliriz” diye belirtti.

Başkan Kaya, “Bilgisayar, internet ve yazılım teknolojilerinin gelişmesiyle hayatımıza giren Almanya menşeli Endüstri 4.0 kavramı, sanayicimize bilgi teknolojilerini kullanarak nasıl daha katma değerli ve verimli üretim yapacağını gösterecektir. İnternetle birlikte tüketicinin davranış ve beklentilerini de değiştiren bu kavramda, ürünün beklentileri karşılaması, doğru zamanda teslim edilmesi ve kalitesi son derece önemlidir. Firmalar artık kendi intranetleri üzerinden tedarikini karşılıyor hatta üretimlerinin bir kısmını taşere ediyorlar. Siparişin, tedarikin, üretimin ve teslimatın farklı merkezlerde olduğu bir sistemden bahsediyoruz.

Endüstri 4.0 ekosistemini oluşturabilecek gerekli tüm bileşenlere sahibiz. Sanayimiz, makine sektörümüz, üniversitelerimiz, yazılım sektörümüz var ifadesini kullandı.

Dijital fabrikalarla verimi yüzde 100’e yaklaştıracak 4.0’da, üretim bantları talebe göre kolayca adapte olabilecek ve üretim yapılacak. Sanayici, iş zekasıyla siparişini  ne zaman tamamlayabileceğini, maliyetini ve kazancını anında görebilecek. Şüphesiz, ihracata da büyük katkı sağlayacaktır.

Başkan Kaya, Endüstri 4.0’da, Nesnelerin İnterneti (IOT), Yazılım ve Bilgi Teknolojileri, İş Zekası, Otonomi ve Büyük Veri gibi konular anahtar kavramlardır. Artık insiyatif alabilen robotlar var. Eskiden otomasyon sisteminde, verilen komutlar uygulanıyordu ama artık otonom sistemde robotlar kendi aralarında iletişim kurabiliyor ve karar verebiliyor.

Tüm bu veriler, KOBİ’lerin bünyesinde IT (Bilgi Teknolojileri) uzmanı çalıştırmasını zorunlu kılmaktadır. Aksi takdirde 4.0’a geçiş mümkün olmayacaktır. Endüstri 4.0’da bir diğer önemli konu ise “Bilgi Güvenliğidir. Ancak bilgi güvenliği standartları uygulanarak güvenlik riski elimine edilebilir. Örneğin; üretim bandında çalışan robotik kol sadece Üretim Programından gelen (MRP,ERP v.b.) bir komutu güvenliği sağlanmış bir iletişim hattı üzerinden almalı ve uygulamalıdır. Aksi halde dışarıdan yapılabilecek bir siber saldırı atağı ile hiç ummadığınız anda tüm sanayimiz durabilir.

Bizim Endüstri 4.0’a geçmemiz için tüm oyuncularla birlikte sektörler arası birlikte çalışabilirliği düzenleyen çatı bir uygulama kılavuzu oluşturmamız gerekmektedir. Dernek olarak bu amaçla Endüstri 4.0 standartlarını yerel ve uluslararası anlamda oluşturmaktayız. Şüphesiz Endüstri 4.0 devletimiz tarafından desteklenmeli ve içinde üniversite-sanayi ve özel sektör olan Endüstri 4.0 projelerine destek vermelidir diye konuştu.

KOSGEB OSTİM Müdürü Hasan Şenel, etkinlik kapsamında yaptığı sunumda firmaların dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm, sürdürülebilirlik ve firmaların ticarileşmesi konusunda yaptıkları çalışmalar ve destekleri anlattı.

Ankara Kalkınma Ajansı İleri Teknoloji Uzmanı Tuğçe Rodoplu, Ankara Kalkınma Ajansının Sanayi Dijitalleşme, Yeşil Dönüşüm ve sürdürülebilirlik konularında yapılan ve yürütülen faaliyetleri sunum ekşiliğinde anlattı. Rodoplu, Ankara’nın dijital dönüşümde yeşil ve sürdürülebilirlik konularında iyi bir konumda olduğunu ve bunu daha iyi bir seviyeye gelmesi için ajans olarak çalıştıklarını belirtti.

YEO Dijital Çözümler Yöneticisi Özgür Aslan, YEO olarak Yeşil Dönüşüm, sürdürülebilirlik ve karbon ayak izi ile alakalı AB uyum süreci içerisinde yapılan çalışmalar ile alakalı bilgi vererek firmaların önümüzdeki süreçte karışılacakları zorluk ve kolaylıklardan bahsetti.

Kaynak: SANAYİ HABER AJANSI