Stockholm, 23 Kasım (Hibya) – New York Times ve İsrail medya kuruluşları, İsrail işgalinin anlaşmayı sonuçlandırmak için askeri ve güvenlik önerileri arasında, Lübnan’da bir anlaşmaya varmak için hala ele alınması gereken temel noktaları ana hatlarıyla belirtiyor ve anlaşmanın başarı potansiyelini vurguluyor.
Amerikan gazetesi The New York Times, devam eden diplomatik çabalara aşina olan çok sayıda bölgesel ve Amerikan yetkiliye göre, Lübnan cephesinde olası bir ateşkes anlaşmasının çerçevesinin şekillenmeye başladığını tahmin ediyor. Ancak, anlaşmanın uygulanması ve yürürlüğe konulmasıyla ilgili temel ayrıntıların henüz çözülmediği konusunda uyardılar.
Bu arada, İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth, ABD elçisi Amos Hochstein'ın Perşembe gecesi Amerika Birleşik Devletleri'ne dönmesinin ardından birkaç gün içinde bir ateşkes ilan edileceği yönündeki “İsrail'in” değerlendirmesini bildirdi.
Biir kaynak gazeteye, “Hochstein'ın Lübnan ile ayrıntılar üzerinde anlaştığını, ancak birkaç konunun hala beklemede olduğunu” söyledi.
Kaynak, “Hochstein'ın İsrail'deki görüşmelerinde önemli ilerleme kaydedildi ve anlaşma neredeyse tamamlandı, ancak hala ele alınması gereken birkaç konu var.” diye ekledi.
New York Times'ın bildirdiği spekülasyonlara göre önerilen anlaşma, “İsrail güçlerinin güney Lübnan'dan çekileceği ve Hizbullah savaşçılarının Litani Nehri'nin kuzeyine geri çekileceği” “60 günlük bir ateşkes” içeriyor.
Bu süre zarfında, anlaşmanın Lübnan Ordusu ve BM barış gücü güçlerinin (UNIFIL) Lübnan-Filistin sınır bölgesi boyunca varlıklarını güçlendireceğini öngördüğü bildiriliyor.
Bu bağlamda, The New York Times ayrıca, hem Hizbullah'ın hem de İsrail'in, Lübnan Ordusu ve UNIFIL'in yoğun bir şekilde konuşlandırıldığı yeni oluşturulan tampon bölgenin dışında kalmasını sağlamak için ABD tarafından yönetilecek olan denetleme komitesi olarak bilinen yeni bir uygulama mekanizmasının kurulduğunu bildirdi.
Gözetim komitesi olarak bilinen bu mekanizma, ateşkes ihlallerini izlemeyi amaçlıyor ve ABD tarafından yönetilecek. Ancak, bu mekanizmaya hangi diğer ülkelerin katılabileceği veya nasıl işleyebileceği belirsizliğini koruyor ve doğrudan bir ABD askeri rolünün tartışılmadığı anlaşılıyor.
SANAYİ HABER AJANSI