Hindistan’da geçen günlerde düzenlenen G20 Liderler Zirvesi’nin sonuç bildirgesinde, iklim eylemine ilişkin hedefler yer almıştı.
Bildirgede mevcut hedefler ve politikalar aracılığıyla 2030’a kadar yenilenebilir enerji kapasitesini küresel olarak 3 katına çıkarma çabalarının takip ve teşvik edileceği, gelişmekte olan ülkelerin düşük karbon/emisyona geçişlerini desteklemek üzere düşük maliyetli finansman sağlamalarını kolaylaştırmak için çalışılacağı ve gelişmekte olan ülkeler için 2030’a kadar emisyon hedeflerini yakalamaları için gerekli olan 5,8-5,9 trilyon dolarlık ihtiyacın not edildiği belirtilmişti.
Zirveye katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Türkiye’nin “2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma” hedefleriyle Paris İklim Anlaşması’na önemli katkı sağladığına dikkati çekmişti.
Bu kapsamda özellikle son yıllarda OSB’lerde iklim değişikliğine ve sıfır karbon düzenlemesine uyum doğrultusunda birçok çalışma yürütülüyor.
Sanayicilerin karbon ayak izi, su ayak izi ve diğer kimyasal elementler üzerine ölçümlerini yaptırmalarını sağlamaları, yakın zamanda yürürlüğe girecek sınırda karbon düzenleme mekanizmasına hazır hale gelmeleri ön plana çıkan konular arasında yer alıyor.
“LED aydınlatma projemizi yıl sonuna kadar yüzde 30 tamamlamayı planlıyoruz”
İklim eylemine ilişkin yürüttükleri çalışma ve projeleri AA muhabirine anlatan İvedik OSB Başkanı Hasan Gültekin, ekonominin bel kemiği olan OSB’lerin, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile diğer sivil toplum kuruluşlarıyla hareket ettiğini söyledi.
Gültekin, bu doğrultuda İvedik OSB’nin Bakanlıkça verilen sıfır atık belgesini aldığını, yeşil mutabakat, sürdürülebilirlik ve sıfır karbon ayak izi politikasını yönetim politikası haline getirdiğini ifade etti.
Bölgede faaliyet sürdüren 15 üretici firmanın toplam 1596 megavat gücünde güneş enerji santrali (GES) kurmasına katkı sağladıklarını belirten Gültekin, “5 firmamız için ise toplamda 0,374 megavat gücünde GES kurulumu için başvuruda bulunmalarına destek sağlamış durumdayız.” dedi.
Gültekin, bölgede 11 elektrikli şarj istasyonunu kullanıcıların hizmetine sunduklarını dile getirerek, “Ayrıca geri dönüşebilen atıkların ayrı ayrı toplanabilmesi için 5 atık getirme merkezi kurarak, bu atıkların çevreye zararını engelleyip ekonomiye katkı sağlamış olduk.” diye konuştu.
2053 net sıfır emisyon hedefi kapsamında bölgede yürütülecek diğer projelere ilişkin de bilgi veren Gültekin, şunları ifade etti:
“İvedik OSB olarak, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının destek ve yönlendirmesiyle gerçekleştirdiğimiz projelerimizde, 0,240 megavat elektrik üretecek güneş enerjisi santrali kurulumunu 2024 yılı içinde tamamlamayı, scada sistemi kurulumu ile araç yakıt tüketimlerimizi azaltarak işletme verimliliğimizi artırmayı, 0,16 megavatlık GES yatırımımızın inşaatını tamamlamayı hedefliyoruz. Aynı zamanda bölgemizin aydınlatılması için LED aydınlatma projemizi yıl sonuna kadar yüzde 30 tamamlamayı planlıyoruz.”
“Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’na istinaden 4 proje yürütülüyor”
OSTİM OSB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın da sıfır emisyon hedefi çerçevesinde bölgede “Yeşil Dönüşüm ve Sürdürülebilirlik Ofisi”nin kurulduğunu söyledi.
Söz konusu ofisle firmalara yeşil dönüşüm danışmanlığı sunduklarını ifade eden Aydın, ayrıca Avrupa Yeşil Mutabakatı bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetleri, karbon ve su ayak izi ile ilgili rehber dokümantasyon, kurumsal sürdürülebilirlik hedefleri oluşturma ve sürdürülebilir sanayi stratejileri geliştirme ve uygulama gibi çeşitli hizmetler verdiklerini belirtti.
Aydın, iklim eylemine ilişkin bugüne kadar yenilenebilir enerji ve çevre teknolojileri kümelenmesinden enerji verimliliği ve endüstriyel simbiyoz çalışmalarına, firmaların çatılarında GES zorunluluğu getirilmesinden yeşil OSB sertifikasyonuna kadar çok sayıda çalışmayı hayata geçirdiklerini dile getirdi.
Halihazırda hizmet veren OSB idari binasının ise yeşil ve sürdürülebilir olarak inşa edildiğini ve bu yönüyle Türkiye’de ilk olduğunu söyleyen Aydın, “Bu özelliğiyle LEED Platin sertifikası alabilme yeterliliğine sahip alanındaki ilk bina uygulamasıdır.” dedi.
“Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması” adıyla uygulanmaya başlanacak sisteme işaret eden Aydın, şöyle konuştu:
“Düzenlemeyle, ürünlerini Avrupa Birliği (AB) dışı ülkelerde üreterek bir nevi karbon kaçağı oluşturmayı düşünen firmalar için ithal edilen ürünlere bir vergi ekleniyor. Bu verginin karbon kaçağı oluşma riskinin en yüksek olduğu gübre, demir-çelik, alüminyum, elektrik ve çimento sektörlerinde uygulanması planlanıyor. Firmaların buna uygunluğunu sağlamaları için son tarih 1 Ocak 2026’dır. Avrupa’ya ihracat yapan tüm firmalarımız, ürünlerini AB’nin belirlediği bir karbon miktarına tabi olarak üretmek zorunda olacaktır. Belirlenen karbon miktarını geçen ürünler için karbon vergisi uygulanacak, firmalarımızın üretim ve ihracat maliyetlerine ek olarak bir de bu vergilendirme hususu ortaya çıkacaktır.”
Aydın, bu nedenle karbon vergilerine yönelik aksiyon alınmasının önemli olduğunu ifade etti.
Söz konusu gelişmeye istinaden hedeflerinin bölgede gerçekleştirilen üretimde karbon emisyonunu ivedilikle azaltmak olduğunu belirten Aydın, bunun için Dünya Bankası finansmanlı Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi kapsamında “Güneş Enerji Santrali”, “Sokak Aydınlatmalarının LED Teknolojisine Dönüşümü”, “Trafo ve Dağıtım Merkezleri Arası Fiber Haberleşme Alt Yapısı” ve “OSTİM Dijital Dönüşüm Merkezi” adlı projeleri yürüttüklerini dile getirdi.
Yeşil dönüşüme “yeşil alan” vurgusu
Yeşil dönüşümün yeşil alansız olamayacağını vurgulayan Aydın, sanayi bölgelerinde “yeşil dönüşüm” başlığı altında yer alan ağaçlandırma ve biyo-çeşitlilik konusuna da hassasiyetle yaklaştıklarını söyledi. Aydın, şunları kaydetti:
“Düzenli olarak firmalar ve çalışanların katılımıyla yeşil alan olarak planlanan bölgelerde ağaç dikme etkinlikleri yapılıyor. Burada amaç, doğal bir çevrenin oluşturulmasıyla hava kirliliğini önleyici faaliyetlerin sürekliliğini sağlamaktır. Sürdürülebilir endüstri anlayışı çerçevesinde Türkiye’de ilk defa yeşil enerji temalı teknopark, OSTİM’de kuruldu. Binası ve çevre düzenlemeleri, sürdürülebilir tasarım prensibiyle hayata geçirilmiştir. Bu doğrultuda teknoparkta kurulması planlanan sürdürülebilirlik merkezi için de projelendirme ve strateji çalışmaları yürütmekteyiz.”
Kaynak: AA