Şahin: 2024’te lüks araç alımları ve saray harcamalarından 25 milyar TL tasarruf edilirdi

Gerçekleşen 2024 bütçesinde toplam bütçenin 11,2 trilyon, faiz giderlerinin ise 1,3 triyon olduğunu belirten Şahin, bu bütçenin yüzde 9’unun eğitim payına, yüzde 6’sının ise sağlık payına ayrıldığını söyledi. 2025 bütçesinde ise öngörülen toplam bütçenin 14,7 trilyonken, faiz giderlerinin 2 trilyona çıktığını, eğitim payının yüzde 8’e, sağlık payının ise yüzde 5’e düştüğüne dikkat çekti. Şahin, “Bu veriler, hükümetin faiz ve israf odaklı bir ekonomi politikası yürüttüğünü açıkça göstermektedir” ifadesini kullandı.

Devletin temsil ve ağırlama giderlerinin, 2024 yılı içinde yüzde 45 oranında artarak 15 milyar TL’yi bulduğunu belirten Şahin, “Sadece saray ve bağlı yapılar için harcanan kaynaklar 10 milyar TL’nin üzerinde. 2024 için 500 milyar TL’yi aşan savunma harcamalarının büyük kısmı kamuoyundan gizleniyor ve bu alanda ciddi bir denetimsizlik mevcut. 2023 kesin hesap kanun teklifinde olmayan ve Sayıştayın genel uygunluk bildiriminde görünmeyen birtakım harcamalar var (en az 324 milyar TL). Ayrıca, Sayıştayın incelediği kurumların yarısından çoğunda ‘kurumlar doğru, yeterli ve zamanında bilgiyi vermemiş’ şerhi var.” dedi.

Eğitime ayrılan payın yalnızca yüzde 9’da kalırken, sağlığa ayrılan payın yüzde 6’da sınırlı kaldığını aktaran Şahin, “Halkın en temel ihtiyaçlarına yönelik yatırımlar yerine, faiz lobilerine ve lüks tüketime bütçe ayrıldı. 2024’ü geride bırakırken bari geçmişten, bu günümüzden ders alarak 2025’i planlasak, geleceğe umut bağlasak diyorduk ama iş bilmez iktidar iş başındayken geleceğe umutla bakmak ne mümkün! Hükümetin 2025 bütçe teklifi, ne yazık ki milletimizin refahını artırmayı hedefleyen bir plan olmaktan çok uzak. Bu, ekonomideki kötü yönetimin ve borç sarmalının açık bir göstergesidir. Eğitim, sağlık, sosyal yardım gibi temel kamu hizmetlerine ayrılan kaynaklar ise yetersizdir. Gençlerimiz kaliteli eğitim almayı, emeklilerimiz insanca yaşamayı, çiftçimiz üretim yapmayı hak ediyor. Ancak bu bütçe, halkın ihtiyaçlarını değil, hükümetin lüks harcamalarını ve israfını finanse ediyor. Halkın sırtına bindirilen yük yalnızca faiz harcamaları değil. 2025 bütçesi aynı zamanda vergi yükünü artıran bir bütçe olacak. 2024 yılında toplanan dolaylı vergiler 7,6 trilyon TL’yi bulmuşken, 2025 yılında bu rakam 11 trilyon TL’yi aşacak. Bu, düşük gelirli vatandaşların gelirlerinden daha fazla kesinti anlamına geliyor.” dedi.

Şahin, Türkiye'nin, Avrupa’nın en çok makam aracı kullanan ülkesi konumunda olduğuna dikkat çekerek “150 binin üzerinde araç bulunuyor ve bunların yıllık maliyeti 5 milyar TL’yi geçiyor. Milletimiz geçim derdiyle mücadele ederken, iktidarın halkın alın teriyle toplanan vergileri nasıl hoyratça harcadığını gözler önüne sermek bizim sorumluluğumuzdur. 2024 yılı bütçesinde de gördük; devlet kaynakları halkın öncelikleri yerine, savurganlıklara ayrıldı. Bugün bir asgari ücretli, emekli, dar gelirli ailesini geçindirmek için mücadele ederken, iktidar alışkanlıklarından vazgeçmiyor! 2024 yılında sadece lüks araç alımları ve saray harcamalarından 25 milyar TL tasarruf edilebilirdi. 2025’te bu israfı önlemek zorundayız. Hükümet, halktan tasarruf yapmasını isterken, kendi harcamalarında sınır tanımıyor. Sarayların, lüks araçların ve konvoyların, lüks makam odalarının maliyetleri artık halkın sırtında ağır bir yük haline gelmiştir.” açıklamasını yaptı.

SANAYİ HABER AJANSI