Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin Haftalık Olağan Merkez Yürütme Kurulu Toplantısı’nın (MYK) ardından gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin Haftalık Olağan Merkez Yürütme Kurulu Toplantısı’nın (MYK) ardından gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gençlerin evlenmemesinden yönelik şikayetini hatırlatan Kılıç, “Cumhurbaşkanı gençlerin geç evlenmesinden veya hiç evlenmemesinden yakınıyor. Aslında sorun evlenmemek değil evlenememek. Nedenleri hakkında yanında ve yakının olanlar bir şeyler söylemiyorsa biz söyleyelim; Bir aylık asgari ücret karşılığı kiralık daire bulmak neredeyse imkansız. Düğün yapmak, eşyaları tamamlamak bu maaşlarla mümkün değil. Ayrıca seçim zamanı verilen evlilik kredisi sözü de birkaç pilot il dışında tutulmuş değil. Üstelik 1 buçuk yıl önce verilen 150 bin lira sözüne de güncelleme yapılmış değil. Rakam da enflasyona rağmen hala 150 bin bandında kalmış durumda. Bir de Süresiz Nafaka meselesi var. Bir yıldan az evliliğe bir ömür nafaka ödeme mecburiyeti evlenememe nedeninin en önemli başlıkları haline geldi. Bu riski hangi genç, hangi asgari ücretli göze alabilir. Gençler niye evlenmiyor diyenler gençler neden evlenemiyor diye baksınlar bir zahmet” ifadelerini kullandı.
Ekonomik sıkıntılara ilişkin açıklama yapan Suat Kılıç, Yeniden Refah’ın asgari ücret teklifini de hatırlatarak şunları söyledi:
“Ekonomide 2024’ün 2023’ten iyi olmasını beklerken maalesef 2025’in 2024’ten de kötü olacağı gerçeğiyle karşı karşıya bulunuyoruz. Kredi borcu olan kişi sayısı 41,4 milyon kişiye ulaşmış durumda. Kişi başına düşen kredi borcu miktarı ise 88 bin 155 lira. Bireysel kredi borçları da gösteriyor ki, vatandaş aylık kazancıyla geçinemiyor; borcu borçla çeviriyor. Bu borç batağından çıkış mümkün müdür? Her geçen gün tablo daha kötüye giderken kredi kartı borcu sayısı, hane halkı kredi borcu artmaktayken Hazine ve Maliye Bakanı hala gözümüzün içine baka baka Türkiye’de işlerin iyiye gittiğini, sürecin toparlanmakta olduğunu söyleyebilecek midir? Bu ekonomik şartlar altında asgari ücretin açıklanmasını bekliyoruz. Bizim teklifimiz olan 35 bin lirayı vermeyecekleri ortada. Hiç olmazsa çalışanları enflasyona ezdirmesinler diye umutla gözlerinin içine bakıyoruz. Elektriğe zam, Doğalgaza zam, suya zam, gıda fiyatları kontrolden çıkmış, Kiralar aldı başını gidiyor…Bu şartlar altında asgari ücret ne olacak ki insanlarımız rahat nefes alacak. Allah dar gelirlinin, asgari ücretlinin, geçinemeyen emeklinin yardımcısı olsun”
Bir gazetecinin SGK borcu nedeniyle büyükşehir belediyelerine haciz işlemi başlatmasına ilişkin soruya Kılıç, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kurumların alacaklarını tahsil etmesinden rahatsızlık duymayız. Ama 31 Mart 2024 tarihinde yapılan seçime kadar SGK neredeydi? Bu borçların önemli bir kısmı iktidar belediyelerinden kalan borçlar… SGK’ya borç takan belediyeler büyük ölçüde iktidar partisine mensup belediyelerdir. Burada yapılan şudur; bütün belediyelere SGK borç takibi yapılmış gibi yapılıyor ama öte yandan iktidar partili belediyelere SGK’ya olan borçları ödeyecekleri şekilde ilave kaynaklar aktarılıyor, devletin sağladığı bütçeden olan borçları kapatılıyor. Olan kime oluyor, iktidar partisine mensup olmayan belediyelere… Bu adalet mi Allah aşkına? Bütün belediyelerin Cumhur İttifakı’na ya da AK Parti’ye mensup mu olması lazım? Yeniden Refah Partili ya da CHP’li bir belediyenin Türkiye koşullarında yaşama şansı yok mu? Devletimizi yönetenlerin tüm bireylere olduğu gibi tüm kurumlara ve tüm belediyeler aynı hukukla, aynı adalet penceresinden ve hakkaniyetli bir mercekten bakmalarını tavsiye ediyoruz. Aksi takdirde Türkiye adaletten uzaklaşır ve yaşanabilir bir ülke olmaktan çıkar.”
SANAYİ HABER AJANSI