YENİ DÖNEM TÜRKİYE ABD İLİŞKİLERİ

Yayınlama: 22.11.2024
26
A+
A-
Sanayi Haber Ajansı İstanbul Temsilcisi Ekonomist / Yazar

Geçtiğimiz 5 Kasım günü Amerika’da yapılan başkanlık seçimleri, Donald Trump’ın zaferiyle sonuçlandı. Yaşanan bu sonuçtan sonra ülkemiz ile ilişkilerin boyutu değişir mi? Daha iyi mi olur daha kötü mü olur diye aklımıza ister istemez bir soru takılıyor.

Öncelikle belirtmem gerekir ki seçimi kim kazanırsa kazansın bizim için hiç önemli değildir. Çünkü ABD’nin bize dost olması, haklarımızı koruması, uluslararası alanda bizim menfaatimize bir karar alması beklenemez. Çünkü kısa dönem önce yaşadığımız gelişmeleri özetlersek;

*İlk başta terörle mücadele verdiğimiz bir dönemde PKK ya binlerce tır dolusu silah göndermesi kabul edilecek bir gelişme değildir.

*Bundan önceki başkan JO BİDEN seçilmeden önce Sn. Cumhurbaşkanımızın darbe ile görevden uzaklaştırılması mealinde son derece uygun olmayan sözler sarfetmiştir.Sn. Cumhurbaşkanımızın uygulamalarının beğensek de beğenmesek de kendisini sevsek de sevmesek de hiçbirimiz bu tür ifadeleri kabul edemeyiz. Çünkü hepimizin cumhurbaşkanıdır ve ülkemizi temsil etmektedir.

*Donald Trump’a gelecek olursak Sn. Cumhurbaşkanımıza yazdığı ve söylemeye dilim varmayan sözleri hepimizin hafızalarından kaybolmamıştır. Ayrıca rahip Bronson döneminde ekonomimize verdiği zararı, doların 4 TL de 7 TL ye çıktığını ve bunu kendisinin yaptığını söylemesi bize faydasının olamayacağının bir göstergesidir.

Yukarıya yazmaya çalıştığımdan başka bazı gelişmeler de olabilir ama özellikle PKK ya binlerce tır silah göndermesi bize dost olmayacağının kanıtıdır. Konuyu ekonomik açıdan ele alırsak BBC NEW Türkçe haberine göre bazı bilim insanlarımızın görüşleri aşağıdaki gibidir:

ABD, 2018’de Rahip Brunson krizi sırasında Türkiye’ye yaptırımlar getirmiş, 2019’da Barış Pınarı Harekatı’nın başlamasının ardından Trump Türkiye’nin “sınırı aşması” durumunda ekonomisini “yok etme” tehdidinde bulunmuştu.

Sinan Ülgen, Trump’ın yeniden başa geçmesiyle ABD’nin “daha tek taraflı, daha korumacı, çok taraflı kuralları yok sayan bir güç ekonomisi politikasına” yönelebileceğini ve bunun Türkiye’yi dış ekonomik ilişkiler bakımından “daha zorlu bir konjonktüre” itebileceğini söylüyor.

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) analisti Selim Koru da Trump’ın ekonomik politikalarının Türkiye ekonomisini etkileyeceğini düşünüyor:

“Trump, hâkim neoliberal paradigmada büyük değişiklikler vadediyor. Bunun tam olarak nasıl bir şekil alacağını bilmek mümkün değil, ancak yapısal değişiklikler olacağı için Türkiye de derinden etkilenir.”

Gönül Tol ise Türkiye ve ABD’nin ikili ticaretinin “çok kuvvetli olmamasına” karşın Trump iktidarında olası bir yeni ticaret savaşının Türkiye’ye de zarar vereceğini vurguluyor.

Deniz Tansi ise Trump’ın iktidara gelmesi durumunda Türkiye’nin BRICS grubuna üyelik başvuru sürecini erteleyeceğini düşünüyor ve “Trump’ın bu konuda anlayışlı davranacağını sanmıyorum” yorumunu yapıyor.

Tansi, benzer şekilde Trump yönetimindeki bir Washington’ın Türkiye’nin Çin’den elektronik araç alımı ve Pekin’in Türkiye’ye yatırımlarına sempatik bakmayacağını da vurguluyor:

“Trump’ın Türkiye’ye yönelik dış politika ve savunma bakımından göreli rahatlatan bir söylemi olabilir, ama ekonomi konusunda müsamaha göstereceğini sanmıyorum.”

Çin’in Türkiye’deki varlığı artıyor mu?

Ukrayna savaşı

Trump’ın seçim vaatlerinden biri de Ukrayna’daki savaşı 24 saat içinde bitirmekti.

EDAM Direktörü Sinan Ülgen, “Türkiye hem Trump ile hem de [Rusya Devlet Başkanı Vladimir] Putin ve [Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir] Zelenski ile var olan yüksek düzeyli siyasi ilişkileri üzerinden yakın geçmişte olduğu gibi bir diplomatik rol oynayabilir” diyor.

Türkiye, 2022’de Rusya, Ukrayna ve BM’nin parçası olduğu ve “Tahıl Koridoru” olarak da anılan Karadeniz Tahıl Girişimi müzakerelerine ev sahipliği yaptı.

Taraflar Temmuz 2022’de anlaşmaya vardı ve İstanbul’da imzalar atıldı. Ancak Rusya, ihracat engellerinin kaldırılmamasını gerekçe göstererek Temmuz 2023’te anlaşmadan çekildi.

Deniz Tansi de Trump’ın Ukrayna’ya askeri yardımı büyük oranda kesmesini bekliyor ve savaşın bitmesi için “Ukrayna’yı hızla ikna etmek” adına Ankara’dan bir “kolaylaştırıcı” olarak yardım isteyebileceğini düşünüyor.

Tahıl koridoru rafa mı kalktı, hangi alternatifler gündemde?

Kaynak: SANAYİ HABER AJANSI

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.