ABD ÇİN TİCARET SAAVAŞINDA BİLİNMESİ GEREKEN PİYASA TERİMLERİ

Yayınlama: 04.05.2025
13
A+
A-
Sanayi Haber Ajansı İstanbul Temsilcisi Ekonomist / Yazar

2 nisanda ABD başkanı Trump ın açıkladığı ve dünya ülkelerini ticaret konusunda tedirgin eden ABD ye ihracat yapan ülkeler için uygulamaya konulan yeni gümrük vergisi oranlarından sonra dünya ticaretinin yeniden şekilleneceği, öncelikle Çin başta olmak üzere AB ülkeleri ve diğer ülkelerin ticaret hacminde değişiklik olacağı yönünde tahminler artarken Çin hariç diğer ülkeler için uygulamanın 90 gün erteleneceğinin açıklanmasından sonra iki ekonomi devi ABD ile Çin arasında adeta yarışırcasına rekabet ortamı doğdu ve nereye varacağı belli olmadan devam etmektedir.

Her platformda belirttiğim gibi savaşın galibi olmaz. Yani iki taraf da bu anlaşmazlıktan zarar görecektir. Son açıklamada ABD’nin Çin’e uygulayacağı gümrük vergisi oranı %34 ile başlamıştı ama karşılıklı restleşmelerle birlikte %145 e kadar çıkageldi. Çin ise alınan kararlara karşı tüm dünya ülkeleri arasında ilk tepki veren ülke olarak ABD li ihracatçılar için uygulanacak gümrük tarifesini %125 e çıkardı ve iki ülke arasındaki oranlar bu kadar yükselmiş oldu.

Olaya ülkemiz olarak baktığımızda ABD’yle ikili ticaret hacmimiz 2022 yılında 32,1 milyar dolar, 2023 yılında 30,6 milyar dolar, 2024 yılında ise 32,5 (TÜİK) milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Ülkemiz ile ABD arasındaki ikili ticaret hacminin 100 milyar dolara çıkarılması yönünde ortak hedef mevcuttur.

Türkiye, 2024 yılında ihracatını en fazla artırdığı ülke olarak ABD’yi öne çıkardı. Türkiye’nin ABD’ye ihracatı, bir önceki yıla göre 1,26 milyar dolar artarak 13,4 milyar dolara ulaştı.

2024 yılının ilk 11 ayında ABD ye en fazla ihracatı 1,4 milyar dolarla kimyevi maddeler ve mamulleri sektörü gerçekleştirdi. Bu sektörü, 1,1 milyar dolarla otomotiv endüstrisi, 786,8 milyon dolarla hazır giyim ve konfeksiyon, 720,6 milyon dolarla halı, 703,2 milyon dolarla elektrik ve elektronik sektörleri takip etti.

ABD’den ithalatımız; Makine ve mekanik parçalar, Halılar ve yer döşemeleri, Demir çelik ürünleri, Taş ve çimento benzeri maddelerden eşyalar, Silah & mühimmat, Değerli taşlar ve metaller grubundan oluşmaktadır.

ABD ye olan İhracat faaliyetlerinde ön plana çıkan ürün grupları, petrol yağları, ham petrol, petrol gazları, otomobiller, elektronik entegre devreler, serum ve aşılar, karayolu taşıtları için aksam ve parçalar, altın, dozlandırılmış ilaçlar ve soya fasulyesidir.

Yukarıda özetlemeye çalıştığım ürünler için ABD ile ithalat ve ihracat arasındaki farkımız yani dış ticaret açığımız yaklaşık 800 milyar dolar civarındadır. Trump’ın en az vergi uyguladığı ve %10 olarak açıkladığı en az tarife uygulanan ülkeler arasındayız.

Çin ile olan ticari ilişkilerimize bakacak olursak uzun yıllardan bu yana ithalat yapmaktayız ama ihracatımız bu ülkeye yok denecek kadar azdır. Geçen yıl rakamlarına göre Çin den ithalatımız yaklaşık 45 milyar dolar civarındadır. İthalatımız ise çok az olup 4 milyar gibi küçük bir rakamdır. Yani bu durumda Çin dış ticaret açığımız 40 milyar dolar civarındadır.

Bütün bu gelişmeler doğal olarak yatırımcıları yakından ilgilendirmektedir ve alınacak kararlar açısından bakıldığında birtakım ekonomi kurallarının bilinmesi öne çıkmaktadır. Euronews sitesinden aldığım ve bilinmesi gereken kurallar aşağıdaki gibidir.

ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret savaşı, gümrük vergilerine 90 gün ara verileceğinin açıklanmasının ardından yeni bir dönemece girdi. Yatırımcıların bilmesi gereken en önemli piyasa terimlerinden bazılarını haberimizde bulabilirsiniz.

ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret savaşının arka planında boğalar, ayılar ve ölü kediler gizleniyor. Trump yönetiminin son gümrük tarifelerinin etkileri ortaya çıktıkça, yatırımlar veya finansal piyasalarla ilgili bilinmeyen terimlerle karşılaşılabilir. İşte yaygın kullanılan terimlerden bazıları:

Ayı piyasası

Ayı piyasası, Wall Street tarafından S&P 500 veya Dow Jones Industrial Average gibi bir endeksin uzun bir süre boyunca yakın zamandaki en yüksek seviyesinden yüzde 20 veya daha fazla düşmesi durumunda kullanılan bir terimdir.

Bir piyasa düşüşünü ifade etmek için neden ayı kullanılır? Ayılar kış uykusuna yatar, bu nedenle geri çekilmekte olan bir borsayı temsil ederler. Buna karşılık Wall Street’in yükselen piyasalara taktığı isim boğa piyasasıdır, çünkü boğalar hücum eder.

Ölü kedi sıçraması

Hisse senetleri serbest düşüş ya da belirsizlik anlarında kısa süreliğine toparlandığında buna ‘ölü kedi sıçraması’ denir. Bu, ölü bir kedinin bile yeterince büyük bir yükseklikten düştüğünde sıçrayacağı fikriyle bağlantılıdır. Piyasa toparlanması geçici ve kısa süreli olma eğilimindedir ve gerileme yeniden başlama eğilimindedir.

Kapitülasyon

Kapitülasyon, yatırımcıların genellikle korku ve düşen fiyatlara tahammülsüzlük nedeniyle kayıplarını telafi etme ve satış yapma fikrinden vazgeçtikleri noktayı ifade eder. Bu durum genellikle düşük güven, yüksek belirsizlik ve dalgalanma dönemlerinde meydana gelir.

Kapitülasyon bazen bir piyasanın dibe vurduğuna işaret edebilir, ancak geriye dönüp bakıldığında bunu tespit etmek daha kolaydır.

Resesyon

Resesyon, ekonominin küçüldüğü ve işsizliğin arttığı bir dönemdir.

Resesyonlar, işe alım eğilimleri, gelir düzeyleri, harcamalar, perakende satışlar ve fabrika üretimi gibi faktörleri dikkate alan bir grup ekonomistten oluşan Ulusal Ekonomik Araştırma Bürosu tarafından resmi olarak ilan edilir. Büronun İş Döngüsü Tarihlendirme Komitesi resesyonu “ekonomik faaliyetlerde ekonominin geneline yayılan ve birkaç aydan fazla süren önemli bir düşüş” olarak tanımlar.

Kuruluş genellikle bir resesyon başladıktan çok sonra, bazen bir yıl sonrasına kadar resesyon ilan etmez.

Trump’ın son gümrük vergilerinin yürürlüğe girmesinden önceki günlerde Goldman Sachs ekonomistleri ABD’nin resesyona girme olasılığına ilişkin değerlendirmelerini yüzde 35’ten yüzde 65’e kadar yükseltmişlerdi. Analistler, yönetimin vergilerin çoğuna 90 günlük bir ara verdiğini açıklamasının ardından çarşamba günü bu tahminlerini geri çekti.

‘Düşüşü satın almak’

“Düşüşü satın almak”, bir hisse senedini satın almak veya değer kaybettikten hemen sonra piyasaya iskontolu olarak girmek anlamına gelir. Bu ifade genellikle perakende yatırımcılar tarafından kullanılır. Ne yazık ki piyasayı zamanlamak, dibin nerede olacağını ya da toparlanmanın ne kadar süreceğini bilmek neredeyse imkânsız.

10 yıllık Hazine bonosu

10 yıllık Hazine tahvili getirisi, ABD hükümetinin on yıl boyunca borç para almak için ödediği faiz oranıdır. Yatırımcı duyarlılığı ve ekonomik koşulların önemli bir göstergesidir ve diğer her türlü kredi ve yatırım için fiyatların belirlenmesine yardımcı olur. Getiri, borçlanma maliyetlerini etkiler ve enflasyon ve ekonomik büyüme ile ilgili beklentilere işaret eder.

Tarihsel olarak, Hazine tahvilleri dünyanın en güvenli varlıklarından biri olarak kabul edilir. Bu da yatırımcıların genellikle piyasada belirsizlik olduğunda bu tahvilleri satın aldığı anlamına gelir ki bu da getiriyi düşürme eğilimindedir. Güven yüksek olduğunda (ve insanlar daha riskli olarak algılanan varlıkları satın aldığında) 10 yıllık tahvillerin fiyatları düşme eğilimindedir. Bu da getirilerin yükselmesine neden olur.

Ancak son günlerde yatırımcılar Hazine tahvillerini satarak gösterge 10 yıllık tahvilin getirisini yükseltti. Bu durum tüketicilerin Hazine tahvillerine olan güveninin azaldığına işaret ediyor olabilir.

 

 

Kaynak: Sanayi Haber Ajansı

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.