Sanayi üretimi yıllık bazda %4,9 artışla yükselişini sürdürdü
Önce hatırlatmakta fayda var:
Sanayi Üretim Endeksi (SÜE), belirli bir dönemde ülkede gerçekleşen sanayi üretiminin hacmindeki değişimi ölçen ve ekonominin canlılığı hakkında en hızlı fikir veren göstergelerden biridir. Türkiye ekonomisi gibi üretime ve ihracata dayalı büyüyen ülkelerde, bu endeks hem yatırımcılar hem de politika yapıcılar için çok kritik bir rehberdir.
TÜİK’in açıkladığı 2025 yılı Mayıs verilerine göre; sanayi üretimi, geçen yılın aynı ayına göre %4,9 oranında artarak güçlü ve istikrarlı büyüme eğilimini devam ettirdi.
Bu artış, yalnızca sayısal bir veri değil; aynı zamanda reel ekonomide çarkların dönmeye, makinelerin çalışmaya devam ettiğinin ve üretim temposunun korunduğunun bir göstergesi.
Alt sektörlerde detaylı görünüm
Sanayi üretiminin alt kırılımlarına baktığımızda:
Madencilik ve taş ocakçılığı sektörü: Yıllık bazda %10,0’lık güçlü bir artışla en çok yükselen alan oldu. Bu artış; yeni maden yatırımları, inşaat ve altyapı projelerinin hızlanması ve küresel emtia fiyatlarının yüksek seyretmesiyle doğrudan bağlantılı olabilir.
İmalat sanayi sektörü: Türkiye ekonomisinin kalbi sayılan bu sektör, bir önceki yılın aynı ayına göre %4,6 artış gösterdi. Bu yükseliş; otomotiv, tekstil, beyaz eşya, kimya ve gıda gibi hem ihracata hem de iç talebe çalışan birçok alt dalın canlılığını koruduğunu gösteriyor.
Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü: Bu alanda da %4,7’lik bir artış var. Enerji üretimi, sanayi için temel bir girdi olduğundan, üretimdeki bu artış hem talebin hem de arzın dengeli şekilde büyüdüğünü ortaya koyuyor.
Bu detaylar bize sadece genel bir yükselişi değil; sanayinin geniş bir yelpazede büyüdüğünü ve bu büyümenin dengeli şekilde dağıldığını da anlatıyor.
Aylık bazda üretimde %3,1 artış: Sezonsal canlanmanın etkileri
Sanayi üretimi bir önceki aya göre de %3,1 arttı. Aylık veriler, üretim ritmini ve kısa vadeli dalgalanmaları yakalamak açısından önemlidir.
Alt sektörlerdeki değişimlere daha dikkatli bakalım:
Madencilik ve taş ocakçılığı sektörü, bir önceki aya göre %5,3 artarak yine sürükleyici rol üstlendi. Bu artış; yeni açılan sahalar, yükselen talep ve sezonluk etkilerden kaynaklanmış olabilir.
İmalat sanayi sektörü: %3,2’lik artış, siparişlerin artışı, stok yenileme ve üretim kapasitesinin daha etkin kullanılması ile ilişkilendirilebilir.
Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü: Bu alanda üretim aynı seviyede kaldı. Bu sabit görünüm, enerji talebinin mevsimsel olarak dengede kalmasından veya arz tarafındaki teknik sınırlardan kaynaklanmış olabilir.
Aylık bazda görülen bu artış, sanayi üretiminin sadece yıllık bazda değil, kısa vadede de temposunu kaybetmeden yoluna devam ettiğini gösteriyor.
Sanayi Üretim Endeksi’nin yükselişi; istihdam, ihracat ve yatırım kararları üzerinde doğrudan etkili olur. Mayıs 2025 verileri; sanayi sektörünün hala ekonomiyi sırtlayan ve büyümeyi besleyen en önemli damar olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe çift haneli artış: Türkiye’de alt yapı yatırımları, mega projeler ve artan inşaat faaliyetleriyle destekleniyor. Ayrıca küresel piyasalarda emtia fiyatlarının yüksek olması, üretimi cazip hale getiriyor.
İmalat sanayindeki istikrarlı büyüme: İhracat siparişleri, iç talep ve kur dengesi gibi unsurlar üretimi destekliyor. Ayrıca sanayiciler, dijitalleşme ve otomasyon yatırımlarıyla üretimi daha verimli hale getiriyor.
Enerji üretimindeki artış: Sanayideki büyümenin enerjiye olan ihtiyacı artırdığı ve talebin dengeli büyüdüğünü gösteriyor.
Bu veriler, sadece ekonomik büyüme açısından değil, istihdamın artması, yeni yatırımların cazip hale gelmesi ve üretim planlarının genişlemesi açısından da çok kritik bir sinyal.
Toplumsal ve ekonomik etkiler
Sanayi üretiminin artması, sadece rakamlardan ibaret değil; aynı zamanda:
Daha fazla istihdam anlamına gelir; işsizlik oranlarının düşmesine katkı sağlar.
Daha fazla ihracat, döviz gelirlerinin artması ve cari açığın azalması demektir.
Daha fazla yatırım ve teknoloji transferi, uzun vadede üretim kalitesini artırır.
Hane halkı gelirlerinin artması, dolaylı olarak tüketim harcamalarını ve iç talebi de destekler.
Kısacası, sanayideki bu pozitif tablo, Türkiye ekonomisinin dinamiklerini güçlendirir ve geleceğe daha güvenle bakmamıza olanak sağlar.
Kısa hatırlatma – endeks nasıl hesaplanır?
Yıllık değişim oranı: Takvim etkisinden arındırılmış verilerin bir önceki yılın aynı ayına göre değişimini ifade eder.
Aylık değişim oranı: Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış verilerin bir önceki aya göre değişimini gösterir.
Bu sayede, veriler mevsimsel dalgalanmalardan arındırılarak gerçek eğilim daha net görülebilir.
Mayıs 2025 verileri; Türkiye sanayisinin güçlü, dengeli ve geniş tabanlı bir şekilde büyümeye devam ettiğini gösteriyor.
Hem üreticiler hem de tüketiciler için umut veren bu tablo, ikinci çeyrek ve yılın geri kalanı için de pozitif beklentileri güçlendiriyor.
Kaynak: Sanayi Haber Ajansı