KAMUDA ÖZELDE ÖLÇÜLEMEYEN İSRAF KALEMLERİ

TAK LAR VE KAPILAR

Dışardan aldığı borç paranın faizini ödemek üzere gene dış borç kullanan Türkiyede  inanılmaz İSRAF ve SAVURGANLIKLAR var.
İsraf kalemleri çok farklılık gösteriyor. İsraf konuları her nedense yetkili ve hali vakti yerinde olanların dikkatini çekmez. Çünkü;
Kamu yetkililerin harcaması cebinden çıkmıyor.
Tuzu kurular için ise önemli bir tutar değil. Yeter ki alımlı,çalımlı,gösterişli ,ihtişamlı olsun.İşlevsellik onlar için pek önemli değil. Tabii bu sözlerim zengin de olsa harcamalarında kılı kırk yaran savurganlıkta pek çok titizlik gösteren insanımız için değil.
Ölçülemeyen ifadesi hesabı kitabı zor anlamındadır.Değilse istenildiği takdirde her harcamanın bir bir hesabı tutulabilir.
TAK lar;
İrili ufaklı tüm ilçe kasaba ve belde girişlerinde hemen hemen hepsinde devasa bir FELANCA YERE HOŞGELDİNİZ yazar. Bu devasa kemerli yapıların işlevini bir metal levhaya yazarsanız, o da aynı işi görür.Ama yok illa ki afilli olacak. Halkımızın gözü boyanacak. Halk da zaten bu gösteriş ve alayişi normal kabul edip kanıksamış durumda. O da gösterişli tabelayı görüp şişiniyor.
Olası ki devasa tabelalarda kullanılan malzemelerin demir,çelik,kaynak elektrodu,boya firça imalatının ne tür zorluklarla yapıldığının farkında değiller.
Örneğin demir cevheri dünyanın bir ucundan,taş kömürü de başka bir ucundan geldiğini düşünmüyor.
Peki İrili ufaklı yerleşimler böyle. Ya Kamu kurumları ve Üniversite girişlerindeki NİZAMİYE dediğimiz yapılar ?
Üniversitede kesinlikle bunların israf olduğunu bilen ve karşı çıkan öğretim üyeleri yok değildir. Ancak gene olası ki onların sözleri etkili değil. Ya kimin etkili?
Daha üst yönetimler ve siyasilerin.
Öyle kemerli devasa giriş yapıları yapılmış ki(isim vermiyorum)-herkes dikkatle bakınca görebilir- Ona yapılan masrafla belki bir bölüm binası,hiç değilse bir dershane yapılabilir.
Onun yerine emniyeti sağlayacak şekilde basit bir demir  parmaklıklı kapı aynı işi görecektir.
Benzer yapılar hatta daha da ihtişamlısı son yıllarda moda iskan sitelerinde de görünür.
Diyeceksiniz adamın parası var istediği harcamayı yapar.!
Elbette engel olan yok amma işin bir de Manevi ve etik tarafı var.Bu harcama bu fakir Millet için yakışıksızdır.
Benzer israf sadece buralarda da değil. Her gün İSRAF HARAMDIR sözlerinin halka dikte etmeye çalışıldığı CAMİLER de de israf kalemleri yüklü.
Hadi 300-400 yıl önce yapılmış eski mabetleri geçelim amma yenileri pas geçemeyiz.Birileri buna engel olmalı. Bazı Camilerde kapılardan minaresine halılarına kadar israf hakim. Nasıl mı?
Bir minare yeterken-Zaten hoperlörle ses yayılıyor-yetmez İki Minare,o da yetmez dört minare, bir şerefe yetmez iki şerefe o da yetmez üç şerefe lazım fakir beyinli bizim gibi zavallı Müslümanlara.
Tüm bunların vebali Diyanet ve görevlilerinin boynunadır.Bu denli israf olmaz olamaz.
Gösteriş ve şaşaa tutkusu Camiilerde işlevsellik ve kişi güvenliğine de zıt.
Camide belki 100 pençere var ancak süslü vitraylarla ışığın geçişi önlenmiş.Gündüzün gün ışığı içeri giremiyor.Belki 20-30-40 lambada elektrik enerjisi harcanıyor.Sadece bu da değil boydan boya halılar günışığı almadıklarından mantarlar,küf mantarları,Aflatoksinlerin oluşmasına neden oluyor.
Bir başka husus demir parmaklıklı pencereler.!  Caminin güvenliği için güya düşünülüyor ama insan için asla. Neden mi?
KAPILAR,Cami kapıları,toplu mekan kapıları sinema tiyatro stadyumlar da dahil DIŞA AÇILIR  yapılmalı ki zor durumda insanların çıkışı kolay olsun.Camilerde bir de iç içe bölmelerin kapıları var ki bir panik durumunda tam bir felaket. Peki nasıl olmalı?
1-Camiiler eskiden olduğu gibi 2-3 hatta çok kapılı olmalı.
2-Pemçerelerden demir parmaklıklar kaldırılmalı veya kolayca sökülebilir olmalı
3-Halk sadece heyecanlı vaazlar değil bu konularda da aydınlatılmalı.
4-İç içe kapalı mahaller arası geçişler yeterli emniyeti sağlamalı.
Konu kapılardan güvenliğe kaydı ama güvenlik en başta düşünülmesi gereken bir husus.
İnsan guruplarının topluca kapılara hücumu halinde neler olabileceğini geçmişte gördük. 60 lı yıllarda Sivas_Kayseri maçında çıkan panikle çıkışta sıkışan insanlardan 40 kişi ölmüştü.
Hicazdaki daha büyük bir facia idi 400 denildi ama gerçek ölü sayısı acaba doğru mu?
Sonuç olarak,

LÜKS VE İSRAFTAN UZAK İŞİMİZİ GÖRECEK SAĞLAMLIKTA KAPILAR KAFİDİR.
Sağlıcakla,

Kaynak: SANAYİ HABER AJANSI