ANLAMAK, ANLATABİLMEK

Yayınlama: 19.04.2025
12
A+
A-
Metalurji Yüksek Mühendisi ve İş Güvenliği Uzman

Gerek söz gerek yazı ile ifadelerde anlatım önemli ve zor. Bunun yanında anlayabilmek de kolay değil. Anladığımızı sandığımız oran geldiğini, neden-80 lerde. Tam tamına kavrayabilmek için konunun özünü, başlangıcını, nereden geldiğini, neden bu aşamaya geldiğini iyi anlamamız gerekmektedir.
Bir anlatımın karşı taraftan anlaşılması için gerek şart konu hakkında karşıdakinin bilgi sahibi olmasıdır. Ancak yeter şart değildir. Yeter şart olabilmesi için karşıdakinin konuya istekli olması da lazımdır.
Bazen de peşin hükümler anlatılanları anlamamıza engeldir. Ya da beynimizde tasarladığımız kurgu farklı olduğundan anlatımınız mümkün olmaz.
Hal böyle olunca anlatımın konunun hiçbir aşaması  atlanmadan ki-bunun da anlatan bazen farkında değildir-yazıya ve söze dökülebilmesidir.


Bu konu sosyal derslerde haberleşme noksanlığı olarak geçmekte ve zararlı sonuçlar doğurabileceği belirtilmektedir.
Örneğin, sosyal veya teknik bir konuyu yazıya aktaracaksınız konu sizin tarafınızdan yeterince özümsenmiş olsa da okuyucunun da kavramış olabileceği yanılsaması ile bazı aşamaların formüle edilmemesi ilerde belki kendi yazığınız konunun da sizce bile anlaşılmamasına yol açabilir. Çünkü ara safhaları yazıyı yazarken iyi kavradığınız yazmaya gerek duymadığınız için ilerde aynı yazıyı kendiniz yazmış olsanız dahi ara safhalar atlandığından anlamanız pek zor olacak veya daha uzman birisinin yardımını isteme durumunda kalacaksınız.
Bir başka durum, Fiziksel ve ruhsal sağlık durumu ki özellikle karmaşık düşünceler içerisinde iken en basit bir hesap yya daifade gücünden yoksun kalıyorsunuz. Karşınızdaki anlatıyor anlatıyor ama sizin bu karmaşık ruh haliyle onu anlamanız olanaksız oluyor.
Bazen de öyle oluyor ki çok iyi bildiğiniz bir konuda işlem yapma gücünüz hiç olamıyor. Çünkü yorgunluk sizin beyninizin iş yapmasını engelliyor. İş ve eyleme yeniden başlayabilmeniz bazen iyi bir uyku veya dinlenme sonrasında mümkün olabilir.
Hata yapmama üzerine bir çalışma ortaya koyabilmek için uzmanlık sahası benzer bir arkadaşınızdan yardım almak çok iyi bir yoldur. Bildiğinizden yazdığınızdan emin olsanız dahi yapacağınız kontrolde bazen insanda oluşan görememe körlük olayı sorununu aşmanıza yardımcı olacaktır.
Bazen de diyelim bir tercüme veya öz yazımınız var. Bir arkadaşınızdan yardım almak sizin daha uygun kelime seçiminize yardımcı olacaktır.
Anlatım zorluklarından karşıdakinin algılama yetisi noksanlığı bazen hiçbir şey anlatamamanız sonucunu doğurabilir.
Bildiğiniz bir problemin kökünü tam anlayamamış olmanız da büyük bir sorundur.
Örneğin bir hemşire yıllardır enjeksiyon yapıyor ama enjeksiyonun baştan sona nasıl ve ne demek olduğundan habersiz olabilir veya kısmen bilgi sahibidir. Yani tüm fizyolojik olaylara hâkim değildir ancak onun için bu bilgi yeterlidir. Fakat bir tıp öğrencisi için asla yeterli olamaz. İşim mahiyetini baştan sona özümsemesi gerekir.
Bazen de bir olay kafanızda ezberle bilgilenmiş olsa da gerçekte aslolan o bilginin beyninizde iyi anlaşılmış ve kavranmış olması gerekir ki daha ilerde bilgiyi kullanırken unutmuş veya anımsamaya uğraşmış olmayasınız.
Ancak tüm bu yazdıklarımızın en iyi anlaşılma yolu ,iyi bir sorgulama,neden,niçinlerin cevabını arama yani beynimizin çalıştırılması ile mümkündür.
Zira çok basit bir geometri problemini bile beynini çalıştırmayan veya algılama eşiği yeterli olmayan birine anlatabilmeniz mümkün değildir. Hani Einstein bir kadına eğri yi tanımlamaya çalışıyormuş, anlatır anlatır kadın bir şey anlamaz. En sonunda kadının kolundan tutup büker. İŞTE EĞRİ BUNA DERLER diye çıkıştığı söylenir.
Son olarak yaygın yalın bir dil Türkçe de anlama ve anlaşılmamızda çok etkilidir. Zira karşınızdaki kişi eğer bir kelimenize takılmışsa tüm konu anlaşılmaz hale gelecek ve tahmin yöntemi ile anlamaya çalışacaksınız ki bu da ilave bir zorluktur.

Kaynak: Sanayi Haber Ajansı

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.