Türkiye’de sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörlerini kapsayan toplam ücretli çalışan sayısı, 2025 Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %1,2 oranında artarak 15 milyon 883 bin 683 kişiye yükseldi. Bu artış, ilk bakışta istihdamda olumlu bir tablo çizse de detaylara inildiğinde sektörler arası ciddi farkların ve kırılganlıkların dikkat çektiğini görüyoruz.
Sanayide Düşüş: Nedenleri ve Olası Sonuçları
Sanayi sektöründe istihdam, bir yılda %3,1 oranında düşerek yaklaşık 157 bin kişilik bir kayıp yaşadı. Özellikle imalat sanayinde %3,3’lük kayıp dikkat çekerken, madencilik ve taş ocakçılığında %2,7’lik bir gerileme görüldü.
Bu düşüşün arka planında hem küresel talepteki yavaşlama hem de içeride yükselen üretim maliyetleri, enerji giderleri ve finansman maliyetlerinin artması yatıyor. Sanayi, ekonominin üretim ve ihracat omurgasını oluşturduğu için, bu düşüş sadece istihdam rakamlarıyla sınırlı kalmayıp büyüme ve cari denge üzerinde de baskı yaratma potansiyeline sahip.
Buna karşılık, elektrik, gaz ve buhar üretimi ile dağıtımı alanında %2,7’lik artış, enerji sektörüne yapılan yeni yatırımların ve artan tüketimin bir yansıması olarak öne çıkıyor.
İnşaat Sektöründe Artış: Canlılığın Kaynakları
İnşaat sektörü, aynı dönemde %4,6’lık güçlü bir artış sergileyerek 83 bin 464 yeni istihdam sağladı. Bu artış, kentsel dönüşüm projeleri, büyük altyapı yatırımları ve mevsimsel olarak hareketlenen konut talebiyle bağlantılı.
Ancak burada dikkat çeken nokta, artışın sürdürülebilir olup olmayacağı. Yükselen konut kredisi faiz oranları, maliyet baskısı ve gayrimenkul fiyatlarındaki dalgalanmalar, sektörün önümüzdeki aylarda hız kesmesine yol açabilir. Bu nedenle sektör istihdamında ivmenin ne kadar korunacağı yakından takip edilmesi gereken bir konu.
Ticaret ve Hizmetlerde Büyüme: Turizm ve Finans Öne Çıkıyor
Ticaret ve hizmetler toplamında ücretli çalışan sayısı %2,9 artarak 9 milyon 53 bin 609’a ulaştı. Alt sektörlerde ise tablo daha da dikkat çekici:
Konaklama ve yiyecek hizmetleri: %5,9 artışla 78 binin üzerinde yeni istihdam; turizmin canlı sezonuna girişle uyumlu.
Ulaştırma ve depolama ile finans ve sigorta: Her iki sektörde de yaklaşık %4,5 civarında artış hem yaz sezonunun hareketliliği hem de finansal hizmetlere artan talep etkili.
Bilgi ve iletişim, gayrimenkul ve mesleki faaliyetler: Daha sınırlı ama istikrarlı artışlar; bu alanlarda da teknoloji ve dijitalleşmenin payı giderek büyüyor.
İdari ve destek hizmet faaliyetleri: Sadece %0,4’lük bir artış, yani neredeyse durağan; bu durum sektörün istihdamda beklenen canlılığı sağlayamadığını gösteriyor.
Bu genel tablo, Türkiye ekonomisinde hizmetlerin giderek merkezî bir rol üstlendiğini, turizm sezonunun istihdama can suyu olduğunu ve modern sektörlerdeki büyümenin sınırlı kaldığını ortaya koyuyor.
Aylık Değişim: Büyümede Denge Arayışı
2025 Mayıs ayında, toplam ücretli çalışan sayısı bir önceki aya göre değişmedi. Sektörel bazda ise:
Sanayide %0,6’lık bir düşüş;
İnşaatta %0,1’lik kısmi bir artış;
Ticaret ve hizmetlerde %0,3’lük sınırlı bir artış gözlemlendi.
Bu tablo, istihdamda genel olarak bir duraklama ve denge arayışının başladığını, yeni yatırım ve talep artışı olmadan istihdam artışının sınırlı kalabileceğini gösteriyor.
Peki, Bundan Sonra Ne Beklenebilir?
Ekonominin istihdam cephesindeki gidişatını birkaç başlık altında özetlemek mümkün:
*Sanayi: Küresel talepte toparlanma ve iç piyasada tüketici güveninin artması, sanayi istihdamını yeniden canlandırabilir. Ancak kur ve enerji fiyatlarındaki belirsizlik, sanayi için risk unsuru olmaya devam ediyor.
*İnşaat: Kentsel dönüşüm ve kamu yatırımları ile istihdam artışı sürebilir. Ancak yüksek faiz ve maliyet baskısı sektörde dalgalanmalara yol açabilir.
*Hizmet ve turizm: Yaz ayları ve turizm sezonunun etkisiyle konaklama, yiyecek ve ulaştırma sektörlerinde istihdam artışı devam edebilir. Finans ve sigorta gibi alanlarda da talebin yüksek kalması muhtemel.
*Dijitalleşme ve teknoloji: Uzun vadede bilgi ve iletişim gibi modern sektörlerin istihdama katkısının daha da artması bekleniyor.
Genel Değerlendirme ve Yorum
Mayıs 2025 verileri, toplam istihdamın geçen yıla göre arttığını, ancak bu artışın sanayideki düşüşe rağmen inşaat ve hizmet sektörleri sayesinde gerçekleştiğini ortaya koyuyor. Türkiye ekonomisinin istihdam yapısı giderek hizmet ağırlıklı hâle gelirken, sanayinin üretim ve ihracat üzerindeki önemi devam ediyor.
Önümüzdeki aylarda, küresel ekonomik dalgalanmalar, iç talep, turizm sezonunun devamı ve yatırım ortamı gibi faktörler istihdam verilerini belirleyecek. İstihdamda sürdürülebilir artış için üretken ve katma değerli sektörlerde yeni yatırımların hayata geçirilmesi kritik önem taşıyor.
Kaynak: Sanayi Haber Ajansı