Sıfır Atık Projesi, günümüzün en kritik çevre ve ekonomik sorunlarından biri olan atık yönetimini kökten değiştirmeyi amaçlayan geniş kapsamlı bir sürdürülebilirlik hamlesidir. Projenin temel hedefi, atık üretimini azaltmak, oluşan atıkları ise kaynağında ayrıştırarak en yüksek oranda geri dönüşüme kazandırmak ve böylece doğaya zarar vermeden kaynakların etkin kullanımını sağlamaktır. Bu anlayışla Sıfır Atık, sadece çevreyi korumaya yönelik bir uygulama değil; aynı zamanda ekonomik değer yaratan, enerji tasarrufu sağlayan, istihdamı artıran, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmayı esas alan çok boyutlu bir sosyal dönüşüm hareketidir.
PROJENİN DOĞUŞU VE KAPSAMI
2017 yılında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın öncülüğünde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde başlatılan Sıfır Atık Projesi, Türkiye’nin atık politikalarında devrim niteliğinde bir yaklaşımı temsil ediyor. Sadece kamu kurumlarında değil, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve bireylerin de dahil olduğu bu kapsamlı proje, atıkların kontrol altına alınması, azaltılması ve geri dönüşüm zincirine dahil edilmesiyle hem doğal kaynakların korunmasını hem de ekonomik tasarrufları hedefliyor.
Projenin ana prensipleri arasında atık oluşumunun engellenmesi, kaynakta ayrıştırma, geri dönüşümün artırılması ve bertaraf edilen atık miktarının azaltılması yer alıyor. Bu kapsamda Türkiye, hem kentleşmenin artmasıyla birlikte büyüyen atık yükünü kontrol altına almayı hem de çevresel sürdürülebilirliği sağlayacak politikaları hayata geçirmeyi amaçlıyor.
GERİ KAZANIMDAKİ DÜŞÜNÜLMEYEN BÜYÜKLÜK: 74,5 MİLYON TON ATIK
Sıfır Atık Projesi’nin yürürlüğe girdiği 2017’den 2024’e kadar geçen 7 yıl içinde Türkiye genelinde toplam 74,5 milyon ton atık geri kazanıldı. Bu miktar, ülkemizin atık yönetiminde ne kadar büyük bir değişim yaşadığının en somut göstergesi. Geri kazanılan atıkların detaylarına bakıldığında:
32,5 milyon ton kâğıt ve karton,
9,1 milyon ton plastik,
6,4 milyon ton metal,
3,1 milyon ton cam,
23,4 milyon ton organik ve diğer geri dönüştürülebilir atıklar
Yer alıyor.
Bu rakamlar sadece çevreye olan faydayı değil, aynı zamanda ülke ekonomisine sağlanan devasa katkıyı da ortaya koyuyor.
EKONOMİK KAZANIM VE SOSYAL ETKİLER
Geri kazanılan bu atıklar sayesinde Türkiye, yaklaşık 256 milyar liralık tasarruf elde etti. Bu tasarrufun büyüklüğü, sadece finansal anlamda değil, enerjinin verimli kullanılması, yeni yatırımlar için kaynak yaratılması ve sürdürülebilir kalkınma açısından kritik öneme sahip. Örneğin, Sıfır Atık Projesi’nin yarattığı enerji tasarrufu 10 milyon hanenin yıllık elektrik tüketimine eşdeğer. Bu da elektrik üretiminde fosil yakıt kullanımını azaltarak iklim değişikliğiyle mücadeleye dolaylı katkı sağlıyor.
Ayrıca proje, ülkemizde istihdam yaratılması açısından da önemli bir rol oynuyor. Yüz binlerce kişiye doğrudan veya dolaylı iş olanağı sağlayan Sıfır Atık, sosyal kalkınmaya da destek veriyor. Elde edilen tasarruf miktarı ile, 10 şehir hastanesi veya 500’den fazla okul inşa edilebilecek büyüklükte ekonomik kaynak açığa çıktı.
GERİ DÖNÜŞÜM ORANINDAKİ DİNAMİK ARTIŞ
2017’de yüzde 13 olan atık geri kazanım oranı, 2024’te yüzde 36,08’e ulaştı. Bu hızlı artış, toplumda ve kamu kurumlarında atık bilincinin yaygınlaştığını gösteriyor. Bakanlık, yıl sonuna kadar bu oranı yüzde 60 seviyesine çıkararak Avrupa ve OECD ülkeleri standartlarına yaklaşmayı hedefliyor.
Bu oran artışı, atık yönetim sistemlerinin etkinleşmesi, halkın bilinçlenmesi, altyapı yatırımları ve teknolojik gelişmelerle mümkün oldu. Proje kapsamında okullardan hastanelere, belediyelerden sanayi tesislerine kadar geniş bir yelpazede atık yönetimi uygulamaları yaygınlaştı.
SIFIR ATIK MAVİ: DENİZLERİMİZİ KORUMAK
Sıfır Atık hareketinin denizlere yönelik özel bir bileşeni olan Sıfır Atık Mavi Hareketi, 2019’da başlatıldı. Türkiye’nin 28 kıyı ilinde yürütülen bu proje, deniz yüzeyi, kıyı şeridi ve deniz tabanında kapsamlı temizlik faaliyetleri içeriyor.
İlk 5 yılda denizlerden 245 bin ton çöp toplandı. Bu rakam, deniz ekosistemlerinin korunması açısından büyük bir başarı olarak kabul ediliyor. 2025 başında devreye giren ikinci 5 yıllık plan kapsamında ise sadece ilk 5 ayda yaklaşık 30 bin ton atık denizlerden çıkarıldı. Bu çalışmalar, deniz kirliliğinin azaltılması ve biyolojik çeşitliliğin korunması açısından kritik önemde.
GELECEĞE BIRAKILAN DEĞER: SIFIR ATIKIN ÖNEMİ
Sıfır Atık Projesi, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasında mihenk taşıdır. Atık yönetiminde devrim niteliğindeki bu hamle, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmanın anahtarıdır. Çevreyi korumak sadece doğa için değil, ekonomimizin sürdürülebilirliği ve toplumun refahı için de şarttır.
Her bireyin ve kurumun projeye katılımı, atıkların doğru yönetilmesiyle sağlanacak kaynak tasarrufu, enerji verimliliği ve istihdam artışı; ülkemizin ekonomik ve sosyal gelişmesini de hızlandıracaktır. Bu bağlamda Sıfır Atık Projesi, sadece bugünün değil, yarının Türkiye’sinin de en değerli yatırımıdır.
Unutmamak gerekir ki; atıkları “değersiz” bir sorun olarak görmek yerine, onları “değerli kaynaklar” olarak değerlendirmek hem çevremizi hem de ekonomimizi güçlendirecek en akıllı stratejidir. Ve Sıfır Atık Projesi tam da bu stratejinin somut hali, Türkiye’nin çevre ve ekonomi alanında örnek teşkil eden başarısıdır.
Kaynak: Sanayi Haber Ajansı