Geçtiğimiz 7 Ekim Cumartesi günü sabah uyandığımızda ajanslara düşen haberler, hepimizi düşünmeye, Hamas’ın İsrail’e 5000 roket fırlatmasıyla başlayan Hamas-İsrail savaşı hakkında yorumlar yapmaya, bundan sonra olabilecekleri tahmin etmeye, söz konusu savaşa diğer Ortadoğu ülkelerinin katılması gibi birçok etkeni berberinde getirerek gündemimize yerleşti ve halen aynı gündemle devam ediyoruz.
Öncelikle belirtmemiz gerekir ki bu savaş hamasın durup dururken başlattığı bir olay değildir. İsrail devleti 1948 yılında kurulduğundan bu yana Filistin halkına saldırmakta, özellikle biz Müslümanlar için kutsal değeri olan mescidi-i aksa ya birtakım yaptırımlar oluşturmakta daha da ötesi Filistin topraklarını işgal etmekte ve haritaya bakılınca görüleceği üzere Filistin toprakları her geçen zamanda küçülmektedir. Ve bu saldırılar ve işgallerden sonra Filistin toprakları yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. Bir diğer konu ise İsrail’in Ortadoğu ülkeleri ile yakınlaşmasını tehlike gören hamas bu saldırıyı organize etmiş olabilir.
Hamasın saldırısından sonra İsrail de savaş ilan ederek karşılık vermiş, binlerce sivil hayatını kaybetmiştir ve halen karşılıklı saldırılar devam etmektedir. Her iki taraftan da çoluk, çocuk, yaşlı, kadın hasta kayıpları olmuştur. Son olarak yapılan hastane saldırısının ardından caminin hedef alınması tüm ülkeleri ayağa kaldırmış, İsrail tarafından savaş suçu işlendiği kanısı yayılmıştır.
Yaşanan bu istenmeyen olaylar nedeniyle tüm insanlık aleminde “savaş suçu, savaş kuralları, savaş suçlarının cezası” gibi sorular gündeme gelmiştir. Haber merkezinden aldığım bilgilere göre; Savaş suçları, savaş sırasında veya savaş sonrasında işlenen ciddi ve uluslararası hukuka aykırı eylemleri ifade eder. Savaş suçları, savaşın gelişimi ve sonuçları üzerinde kötü etkileri olan eylemlerdir ve uluslararası toplum tarafından ciddi bir şekilde kınanır. İşte savaş suçları, uluslararası savaş kuralları ve savaş suçlarına ilişkin ceza hakkında daha fazla bilgi:
SAVAŞ SUÇLARI NELERDİR?
*Sivil nüfusa yönelik saldırılar: Sivil halkın hedef alınması, savaş hukukuna aykırıdır. Saldırılar sivillere veya sivil altyapıya yönlendirilmemelidir.
*Sivil esirlerin kötü muamelesi: Savaş esirleri, insan muamelesi görme hakkına sahiptir. Onlara kötü muamele etmek veya işkence yapmak suçtur.
*Kimyasal ve biyolojik silahların kullanımı: Kimyasal ve biyolojik silahların kullanımı, uluslararası anlaşmalarla yasaklanmıştır.
*Misillemesiz sivil halka saldırılar: Sivil halka yönelik misilleme olmaksızın saldırılar da savaş suçlarına örnek teşkil eder.
*Kültürel mirasa zarar verme: Tarihi ve kültürel alanlara kasıtlı zarar verme veya tahrip etme, savaş suçu olabilir.
NE TÜR EYLEMLER SAVAŞ SUÇU KABUL EDİLİYOR?
Cenevre Sözleşmesi’nde olduğu gibi askeri hedeflere yönelik saldırılar, uluslararası hukuka orantılı olmalı. Yani bu saldırıların aşırı düzeyde sivil yaşamına ve sivillerin eşyalarının kaybına neden olmamalı.
İsrail ile Hamas arasında 7 Ekim’de başlayan çatışmalara ilişkin İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), sivillerin kasıtlı olarak hedef alınması, ayrım gözetmeyen roket saldırıları, sivillerin Filistinli silahlı gruplar tarafından rehin alınması, Gazze’de binlerce Filistinlinin ölümüne neden olan misilleme hava saldırıları ve İsrailli yetkililerin Gazze’ye uyguladığı ablukayı savaş suçu diye niteliyor.
HRW İsrail ve Filistin Direktörü Omar Shakir, “Sivillerin kasten öldürülmesi, rehin alma ve toplu cezalandırma, hiçbir gerekçesi olmayan korkunç suçlar” ifadelerini kullandı.
Rehin alma, cinayet ve işkence, Cenevre Sözleşmesi kapsamında açıkça yasaklanmışken, İsrail’in tepkisi de savaş suçları soruşturmasına konu olabilir.
Yukarıdaki bilgilerden de açıkça anlaşılacağı üzere İsrail, in Filistin halkını Gazze’yi boşaltmaya zorlaması, aç, susuz, elektriksiz, bırakması kabul edilecek bir eylem değildir ve uluslararası savaş hukukuna aykırıdır. Her şeyden önce insanlık suçu işlenmiştir.
ULUSLARARASI SAVAŞ KURALLARI NELERDİR?
Sivil Nüfusun Korunması: Sivil nüfusun hedef alınmaması ve korunması gereklidir.
Savaş Esirlerinin İnsan Muamelesi: Esirlerin insanca muamele görmesi gereklidir.
Kimyasal ve Biyolojik Silahların Yasaklanması: Bu tür silahların kullanımı yasaktır.
Kültürel Mirasın Korunması: Tarihi ve kültürel alanlar korunmalıdır.
Savaş suçları işleyenler, uluslararası mahkemelerde yargılanabilirler. Ceza, suçun ciddiyetine ve mahkeme kararına bağlı olarak değişebilir. Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICC) gibi uluslararası mahkemeler, savaş suçlarına ilişkin davaları işlemek için kurulmuştur.
İsrail’in hastaneyi bombalamasının ardından gelen ABD başkanı Jo Biden ise “saldırıyı karşı taraf gerçekleştirebileceği” hakkında görüş bildirmesi bir saçmalıktan başka bir şey değildir. Olay tam bir vahşettir.
Bu durumda İsrail’in savaş suçu işlediği bir gerçektir ve bu durum başta ülkemiz olmak üzere tüm dünya ülkelerinde protesto gösterileri yapılmasına sebep olmuştur.
İşin bir ilginç yanı daha var. Başta ABD olmak üzere Avrupa ülkeleri İsrail’e bu konuda destek vermektedir. Önümüzdeki süreçte diğer ülkelerin katılması, bir takım ekonomik ambargoların uygulanması ile karşı karşıya kalabiliriz ve başta akaryakıt ürünleri olmak üzere bazı ürünlerde sıkıntı çekebiliriz.
Kaynak: SANAYİ HABER AJANSI