EKİM 2025 ÜCRETLİ ÇALIŞAN İSTATİSTİKLERİ

TÜİK verilerine göre 2025 yılı Ekim ayına ilişkin ücretli çalışan istatistikleri, Türkiye işgücü piyasasında niceliksel artışın sürdüğünü, ancak bu artışın sektörler arasında oldukça dengesiz dağıldığını ortaya koyuyor. Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı yıllık bazda %1,0 artarak 16 milyon 20 bin kişiye ulaştı. İlk bakışta bu artış istihdam cephesinde olumlu bir tabloya işaret etse de detaylara inildiğinde üretim ağırlıklı sektörlerle hizmet sektörleri arasındaki yön ayrışması daha net görülüyor.

Bir yıl önceye kıyasla yaklaşık 160 bin kişilik net istihdam artışı, ekonominin genel olarak istihdam yaratma kapasitesini koruduğunu gösteriyor. Ancak bu kapasitenin hangi alanlarda yoğunlaştığı, ekonomik yapının dönüşümüne dair önemli ipuçları sunuyor.

Sanayide Gerileme, Yapısal Baskıların İşareti

Ekim 2025 verilerinin en dikkat çekici başlığı, sanayi sektöründeki istihdam kaybı. Sanayide ücretli çalışan sayısı yıllık bazda %3,5 azalarak yaklaşık 177 bin kişilik bir daralma gösterdi. Özellikle imalat sanayinde %3,8’lik düşüş, bu alanın hâlen yüksek maliyetler, zayıf dış talep ve finansmana erişim sorunları altında çalıştığını düşündürüyor.

Alt kırılımlar incelendiğinde:

• Madencilik ve taş ocakçılığı istihdamında %2,6’lık düşüş,
• İmalat sanayi istihdamında belirgin kayıp,
• Buna karşılık elektrik, gaz ve iklimlendirme faaliyetlerinde %5,7’lik artış,

Sanayi içinde de homojen olmayan bir yapı olduğunu ortaya koyuyor. Enerji ve altyapı bağlantılı alanlarda istihdam artışı sürerken, klasik imalat kollarında istihdam kaybı yaşanması, sanayinin yeniden yapılanma sürecinde olduğunu gösteriyor.

Bu tablo, sanayide üretimin tamamen durduğunu değil; daha az çalışanla üretim yapma, otomasyon ve verimlilik arayışlarının hızlandığını da düşündürüyor.

İnşaat Sektörü Yeniden İstihdam Lokomotifi

Ekim 2025’te en güçlü istihdam artışı inşaat sektöründe gözlendi. Ücretli çalışan sayısı bu sektörde yıllık %6,2 artarak yaklaşık 118 bin kişilik ilave istihdam yarattı. Bu artış, son dönemde:

• Kentsel dönüşüm projeleri,
• Kamu altyapı yatırımları,
• Deprem sonrası yeniden yapılaşma süreci,

Gibi unsurların inşaat sektörünü yeniden istihdam çekim merkezi haline getirdiğini gösteriyor.

İnşaat istihdamındaki bu artış, kısa vadede işgücü piyasasını destekleyici bir rol oynasa da uzun vadede verimlilik, nitelik ve sürdürülebilirlik açısından dikkatle izlenmesi gereken bir eğilime işaret ediyor. Zira inşaat ağırlıklı istihdam artışı, büyümenin kalitesi konusunda soru işaretleri yaratabiliyor.

Hizmetler Sektörü İstihdamı Sırtlamaya Devam Ediyor

Ticaret ve hizmetler sektörü, Ekim 2025’te de istihdam artışının ana taşıyıcısı olmayı sürdürdü. Bu sektörde ücretli çalışan sayısı yıllık %2,5 artarak yaklaşık 220 bin kişilik net istihdam yarattı. Toplam ücretli çalışanların yarıdan fazlası artık bu sektörlerde istihdam ediliyor.

Alt sektörlerdeki görünüm ise oldukça dikkat çekici:

• Konaklama ve yiyecek hizmetleri: %5,4 artış
• Ulaştırma ve depolama: %3,5 artış
• Mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetler: %3,7 artış
• Gayrimenkul faaliyetleri: %10,2 ile en yüksek artış oranı

Bu tablo, hizmetler sektöründe hem düşük vasıflı hem de yüksek vasıflı iş alanlarında eş zamanlı bir genişleme olduğunu gösteriyor. Özellikle mesleki ve teknik faaliyetlerdeki artış, beyaz yakalı istihdamın görece canlı kaldığını düşündürüyor.

Buna karşın idari ve destek hizmetlerinde istihdamın neredeyse sabit kalması, bazı hizmet alanlarında doygunluk sinyallerinin ortaya çıktığını da ima ediyor.

Aylık Görünüm: Durgun ama Dengeli

Aylık bazda bakıldığında, toplam ücretli çalışan sayısında değişim olmaması, işgücü piyasasında bekle-gör modunun hâkim olduğunu düşündürüyor. Sanayi sektöründe %0,3’lük aylık düşüşe karşılık:

• İnşaatta %0,3 artış,
• Ticaret-hizmette %0,1 artış,

Toplam istihdamı dengelemiş durumda. Bu durum, ekonomik faaliyetin sert bir daralma yaşamadığını, ancak yeni istihdam yaratma iştahının sınırlı kaldığını gösteriyor.

Genel Değerlendirme: Nicelik Var, Nitelik Tartışmalı

Ekim 2025 ücretli çalışan istatistikleri, Türkiye’de istihdamın sayısal olarak arttığını, ancak bu artışın sektörel ve yapısal açıdan tartışmalı bir zeminde gerçekleştiğini ortaya koyuyor. Sanayideki istihdam kaybı, üretim ekonomisi açısından dikkatle izlenmesi gereken bir risk alanı oluştururken; hizmetler ve inşaat sektörlerindeki artış, kısa vadede işgücü piyasasını rahatlatıyor.

Önümüzdeki dönemde belirleyici olacak temel soru şu olacak:
İstihdam artışı, yüksek katma değerli ve verimliliği yüksek alanlara mı kayacak, yoksa ağırlıklı olarak geçici ve düşük verimli sektörlerde mi yoğunlaşacak?

Bu sorunun yanıtı, yalnızca istihdamın miktarını değil, ekonomik büyümenin niteliğini ve gelir dağılımını da doğrudan etkileyecek.

Kaynak: Sanayi Haber Ajansı