ÇİN ABD GÜMRÜK VERGİLERİNDEN SONRA YENİ PAZAR ARAYIŞINDA

Yayınlama: 03.05.2025
18
A+
A-
Sanayi Haber Ajansı İstanbul Temsilcisi Ekonomist / Yazar

Kitabın ortasından başlayalım. Önemli bir söz vardır. “Dünyada ölümden başka her olayın mutlaka bir çözüm yolu vardır” Son derece önemli ve anlamlı olarak değerlendirdiğim bu cümle, ABD başkanı Trump’ın ülkesinin dış ticaret açığını kapatmak için ve dünyada 185 ülkeyi ilgilendiren 2 nisanda açıkladığı ithalat gümrük vergileri tarifesinden sonra birçok dünya ülkesi gibi Çin de çözüm yolu aramaya başladı.

ABD gibi büyük tüketimi olan ve önemli çeşit ve miktarda ürün pazarı olan bir pazarı kaybetmek doğal olarak Çin veya başka ülkeler için büyük bir kayıp olduğu bir gerçektir. Ama bunun yukarıda söylediğim gibi mutlaka bir çözüm yolu bulunacaktır. Fakat bir pazarı değiştirmek, yeni hedef kitle oluşturmak, ürün analizi yapmak gibi birtakım zorlukları olabilir ve olacaktır da. Bir örnekle açıklamaya çalışalım.

İstanbul’da faaliyet gösteren bir işletmenin hedefi doğal olarak ülkemizin 7 bölgesine hizmet vermek, her bölgede müşteri edinmek, en büyük pazara sahip olmak ve her geçen yıl büyüme kaydetmektir. Ancak pratikte faaliyet bu şekilde olmayabilir. Ve bunun tabii ki sebepleri de vardır. Ürün kalitesi, bir veya birden fazla bölgenin satış elemanının yetersizliği, rakiplerin bölgelerdeki tutumu, verilen hizmette yapılan bazı hatalar gibi olumsuz sebepler olabilir. Tabii ki işletme faaliyetini sürdürebilmek için alternatif formüller bulmak zorundadır. A bölgesine satamadığı miktarı B veya C bölgesine daha çok çalışarak A bölgesindeki kaybı telafi etmeye çalışacaktır. Bu faaliyetin doğal olarak bir bedeli de olacaktır ve işletme, söz konusu maliyetlere katlanmak zorunda kalacaktır. Yani gene bir meşhur ekonomi cümlesi vardır” second best” yani ikinci en iyi anlamındadır. Kısaca değindiğim gibi ideal olan 7 bölgeye ürün satmak olmuyorsa ikinci alternatif yolu tercih edilmek zorundadır.

Konumuza dönecek olursak, ekonominin iki dünya devi karşılıklı olarak birbirlerine karşı ithalat vergi oranlarını yükseltmeye yani rekabete devam etmektedir ve bundan doğal olarak iki ülke de zarar görecektir. Çünkü savaşın galibi olmaz. Ancak ABD ne kadar dış ticaret açığı verirse versin rezervleri yüksek olduğundan önemli değildir. Çin ise aklınıza gelen her türlü ürünü yapabilecek durumdadır ve bu sebeple neredeyse tüm dünya ülkelerine ihracat yaptığından dış ticaret açığı sorunu yoktur hatta dış ticaret fazlası vermektedir. Dolayısıyla yukarıda verdiğim örnekte olduğu gibi hedef kitle diye bir sorunu yoktur. Çünkü her türlü kesime hitap eden ürünleri üretme kapasitesine sahiptir ve dünyanın her ülkesine hizmet verebilir. Yani ABD olmaz ise dünyanın birçok ülkesine ihracat yaparak ABD’nin açığını kapatması mümkündür ama bu değişim birtakım maliyetleri getirebileceği gibi biraz da zaman alacaktır.

Durum böyle iken biz Türkiye olarak bu değişimden pay alabilir miyiz? Bunun hesabını yapmak zorundayız. Ülkemiz Avrupa ve Ortadoğu ülkelerine yakın bir coğrafyada bulunduğu için neden bir üretim üssü olmayalım. Bunun için zaman geçirmeden gerekli girişimleri yapmalıyız ve gereken destekleri de mümkün olduğunca vermeliyiz. Çünkü lojistik açısından Çin için de uygun olacağı kanaatindeyim. Yani iki ekonomi devi arasındaki rekabetten pay çıkarabiliriz.

Konu hakkında Euronews sitesinden aldığım bilgiler aşağıdaki gibidir.

Ticaret fuarları, pek çok Çinli ihracatçının ürünlerini sergileyebileceği ve ABD gibi geleneksel pazarların ötesinde başka fırsatlar bulma nihai hedefiyle gümrük vergisi etkilerini dengeleyebileceği satış kanalları oluşturuyor.

Çinli ihracatçılar, ABD ile devam eden ticaret savaşı karşısında küresel pazarlara açılmak için yeni fırsatlar aramaya başladı.

ABD gibi geleneksel pazarların ötesinde başka fırsatlar bulma hedefiyle ürünlerini sergileyebilecekleri ve gümrük vergisi etkilerini dengelemek için satış kanalları yaratabilecekleri ticaret fuarları bunun anahtarı.

Çeşitli ticaret fuarları arasında iki büyük ticaret fuarı- Kanton Fuarı ve Çin Uluslararası Tüketici Ürünleri Fuarı (CICPE)- işletmeler için kilit platformlar olarak hizmet veriyor.

Bu yıl Çin’in güneyindeki Guangdong Eyaleti’nin metropolü Guangzhou’da düzenlenen Kanton Fuarı’ndaki stantlar, alternatif pazarlarda yeni iş ilişkileri kurmayı uman Çinli ihracatçılar arasında büyük rağbet görüyor.

“Amerika Birleşik Devletleri’nin yanı sıra yurt dışındaki pazarlarımızı da kesinlikle genişleteceğiz. Bu ürün şu anda önemli bir odak noktası. Güncel işlevlere sahip. Polonya ve Hollanda’dan müşteriler bizimle burada özel bir dağıtım anlaşması imzalamak istediler,” dedi.

Çinli ihracatçılar, satışlarını artırmanın ötesinde, küresel pazarlardaki varlıklarını güçlendirmek için denizaşırı üretim tesislerine de yatırım yapıyor.

Çeşitlendirme ve esnekliği koruma arayışı

Katılımcılardan Huang Shuyu, “Denizaşırı fabrikalar kurmak için 10 milyon Yuan (yaklaşık 1,37 milyon ABD doları) yatırım yapmayı planlıyoruz. Aslında plastikler, SMT (yüzeye montaj teknolojisi) yamaları ve renkli kutular gibi ambalaj malzemeleri gibi temel bileşenler için şimdiden yerel tedarikçiler bulduk,” diyor.

Kanton Fuarı organizatörleri, 5 Mayıs’a kadar sürecek olan bu yılki fuara yaklaşık 31.000 firmanın katıldığını ve bu sayının bir öncekine kıyasla yaklaşık 900 arttığını belirtiyor.

Kısa süre önce sona eren CICPE’de birçok Çinli ihracatçı, öngörülemeyen bir ticaret ortamında dirençli kalabilmeyi umarak markalarını ve tedarik zincirlerini çeşitlendirmeye çalıştı.

Bazı işletmeler, belirli uluslararası pazarlara uyarlanmış ve iç pazar paylarını genişletmek için tescilli markalarını tanıtıyor.

Katılımcılardan Ran Yan, “Geçen yıl kendi markalarımızı piyasaya sürmeye başladık ve bu ürünler Rusya pazarında çok iyi performans gösterdi,” dedi.

Ticaretteki aksaklıklara rağmen, fuara katılan pek çok işletme küresel genişleme konusunda kararlılığını sürdürüyor. Katılımcı Li Rongsheng, “Genel marka stratejimiz açısından küresel endüstriyel düzenden vazgeçmedik,” dedi.

ABD ve Çin, Washington’un ABD’ye giren Çin mallarına yüzde 145’ten fazla gümrük vergisi uygulamasına neden olan bir ticaret kavgasına kilitlenmiş durumda.

Mart ayında Çin’in ihracatı, şirketlerin gümrük tarifelerindeki artışları aşmak için acele etmeleri ve analistlerin keskin gerilemeler öngörmeleri nedeniyle son dakika telaşıyla geçen yıla göre yüzde 12,4 arttı.

 

 

Kaynak: Sanayi Haber Ajansı

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.